When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Maral’dan, Şilan yenge ve y.şak oğlunun ardından uğradığım hakaret yüzünden kendimi kapadığım eşyası yenilenmiş odada dün gece ağamdan gelen telefonu düşünmeye devam ediyordum. Ondan tiksindiğimi, ona hançer saplamak istediğimi düşünüyordu. Ben ağam için gözümü bile kırpmadan ölebilecekken böyle düşünmesi kendi suçummuş gibi geldi önce ama sonra bunda da bir hayır olduğunu düşünmeye başladım. Bir erkeğin iki kadınından biri olmaktansa ölecek gibi sevdiğim adamın onu sevmediğimi, istemediğimi düşünmesi daha iyiydi. Önceden olsa yani beni böyle paramparça etmeden, ertesi gün de üzerime kuma getirmeden önce doğrusunu anlatmak için canımı bile verirdim ama artık bizim için çok geçti. Behram ağa bize açılabilecek yolların hepsini elleri ile bir bir kapamıştı. Şimdi gelse, seviyorum dese