13. Bölüm

1885 Words
Okul başlayalı bir ay oldu ve biz artık alışmıştık buraya. Merve'yle birlikte her gün okula gidip, geliyoruz. Aynı okul, aynı sınıf başka kimseye ihtiyacımız yok. Zaten çok arkadaş canlısı biri değilim. Benim olayım sanalmış bir kez daha anladım. Ama Merve benim tam tersim her ortamda kendini belli eder ve hemen arkadaşlık kurar. Dersten çıkıp kafeterya ya oturduk birer kahve alıp. Yanımıza bir kız geliyor kıvırcık saçlı yeşil gözlü güzel biri. "Maşallah ne güzel kız, Rabbım benden esirgediği boyu ona cömertçe vermiş" deyip gülmeye başladım. Kız yanımıza gelip "Merhaba oturabilirmiyim?" deyince "Tabiki oturabilirsin" deyince. Gülümsedi ve sandalyeyi çekip oturdu. "Ben Eda hiç arkadaşım yok burada. Sizi de hep böyle yan yana görünce arkadaş olmak istedim." diyerek direkt konuya girdi. "Ben Ayşe memnun oldum." "Bende Merve bende memnun oldum." dediğimiz de Burdamı tanışıp arkadaş oldunuz? diye sordu "Yok hayır biz kuzeniz aynı evde kalıyoruz, hep birlikteyiz yani" dediğim de. "Ayy ne güzel.. keşke benimde öyle olsaydı, burada yalnızım, daha doğrusu abimle kalıyorum. Oda mimarlık bölümünde okuyor. Arkadaşım da yok burda çok sıkılıyorum." diyerek üzgünce baksa da "Bizim de arkadaşımız yok, ama birbirimize yetiyoruz. Gerekte duymuyorum" dediğim de. Eda bozuldu sanırım, yüzü asıldı. "Tamam o zaman ben sizi rahatsız etmeyim" deyip kalkmaya yeltendi. Ama benim arkadaş canlısı kuzenim Merve "Yok canım kalkmana gerek yok, yanlış anladın Ayşe kalk diye söylemedi demi Ayşem?" diyerek gözlerinin kısıp baktı "Evet yanlış anladın sanırım, tabiki arkadaş olabiliriz. Ben yetiyoruz derken, hani tek değiliz anlamın da dedim yoksa tabiki arkadaş oluruz." diye geri vites yaptım. Sonra Merve ile uğraşamazdım. "Ayyy gerçektenmi?? çok sevindim valla bir aydır gözlemliyorum kimlerle arkadaş olabilirim diye, bana en yakın siz geldiniz. O yüzden arkadaş olmak istiyorum tanıdıkça seversiniz valla bak. iyi kızım aslında" deyince gülmeye başladım belli oluyor zaten. Kendini anlatırken çok sevimli duruyordu. Normalde insan sevmem ama Edayı ilk görüşte sevmiştim sanırım. Bir birimizi tanışmak için soru cevap şeklinde Eda ile sohbet etmeye başladık. Bir ara Eda ve Merve'yle konuşmaya başlayınca bende telefonuma baktım. Mesaj vardı, artık çift telefon kullanmıyorum, ama çift hatlı olan telefonlardan aldım. Böylesi daha iyi olmuştu. Hem artık kimseye gecenin bir saatinde mesaj falan da atmıyorum. Sadece Mert abiyle konuşuyorum. Bu gidişlede ona diğer numaramı verir tamamen tek hat kullanırım diye düşünüyorum. Selim abim mesaj atmış, müsait olunca aramam için. Kızlar benim birini aramam gerek sınıfta görüşürüz deyip kalktım. Telefonu tuşlayıp arayım derken karşıma bakmıyordum bir anda birini çarptım daha doğrusu o bana çarptı. "Yuhh biraz dikkat etsene be." " Asıl sen dikkat et telefona bakmak yerine önüne bak.." deyip çekip gitti. Öküz ya insan bi özür falan diler değil mi? Sinirle yüzüne bile bakamadan gitti. Duysun diye sesli bir şekilde "öküz.." diye bağırdım ama arkasını bile dönmeden gitti. Bende sinirli, sinirli dışarı çıkıp Selim abimi aradım. "Alo abilerin en yakışıklısı nasılsın? hayırdır Bir şey mi oldu? Sen beni ararmıydın" diye laf sokmaya çalışsam da, sanırım yanlış yoldayım. "İyiyim kuzenlerin en güzeli. Bir şey olduğu yok. Sadece nasıl olduğunu, alıştınmı diye merak ettim. Gittiğinden beri aramayan da sensin. Bilmem farkında mısın ama?" Alışmaya çalışıyorum abim ya, evle okul arası git, gel yapıyoruz. Başka yaptığımız bir şey de yok zaten. diyerek olanları anlattım. "Merve nasıl?" diye sorunca "Oda iyi abim aynı." "Bir birinize dikkat edin. Birde erkeklerden uzak durun." diyerek yine her zaman ki gibi konuşuyordu. "Oldu abi başka ne yapalım? Zaten erkeklerde sıraya dizildi bizi tavlamak için demi?" O kadar güzel kız varken kimsenin gözü bizi görmezdi bence "Ben bilmem sıraya mı dizildi, yoksa zaten tavladılarmı bilmem. Ama siz yinede uzak durun." Daha ne kadar uzak duracaksak acaba? "Tamam abi uzak dururuz, zaten bir ay oldu ve hiç bir erkekle arkadaş olmadık yeterlimi?" diye bıkkın bir sesle konuştum. "Abiye laf yetiştirme, çok konuşma da şimdi benim işlerim var kapatmam lazım. Müsait olduğun zamanlarda ara, bir de iban at bana bir şey lazım olursa söylemekten sakın çekinmeyin." diyerek yine abilik yapma peşindeydi "Abi babam ve amcam lazım olan her şeyi halletti. Gerek yok olursa söylerim." "Söylersin biliyorum ama gönder şimdi ibanı. Kapatmam lazım hadi dikkat edin, selam söyle Merve'ye de" demişti Tamam abim seviyorum seni görüşürüz deyip kapattım telefonu. Canım abim benim hep böyleydi zaten. Kendi söyleyeceğini söyleyip, sonrada kapatıyor. Ders başlamak üzereydi hemen sınıfa gittim Eda ve Merve sınıfa geçmiş beni bekliyordu. "Nerde kaldın kızım ya kimle konuştun? Yada hangi hayranın mı demeliyim." Ulan herkes laf sokma peşinde "Selim abimle konuştum sanada selamı var." diye özellikle söyledim. "Hadi ya niye yanımız da konuşmadın? Bende görürdüm." deyip yüzünü astı. "Görüntülü konuşmadım ki, seslerden rahat konuşamam diye çıktım. Ama görüntülü konuşursam merak etme senide gösteririm" deyip güldüm. Benim canım kuzenim diğer kuzenime biraz aşık olabilir. Henüz kabul etmiyor ama bir gün kabul etcek diye bekliyorum. "Ne alaka ya.. niye görünmek isteyeceğim? Sadece bende konuşurdum diye dedim." Tamam Mervem bişi demedim. "Bensiz siz ne kaynatıyor sunuz bana da söyleyin. lütfen ben çok meraklı biriyim. Sevgilin mi var onunlamı konuştun Ayşe?" diye merakla giriş yapan bir Eda vardı. "abimle konuştum Eda sevgilimde yok zaten." diyerek elimden geldiğince merakını gidermeye çalıştım. "Anladım benimde yok maalesef, bu gidişlede zor sanırım." diyerek ah çekti. "Nedenki?" "Ben de bu abi varken zor. Salak gibi bir de aynı okul diye tutturdum. Şimdiden pişman oldum, keşke başka okul tercih etseydim." diyerek dert yanmaya başlayınca, biraz teselli vermek için "Sanırım abiler hep ayn,ı kardeşlerini düşünüyor o yüzdendir." desem de söylediğime ben bile inanmıyordum. "Tabi canım.. bizi düşünüyorlar değil mi? kendileri her gün başka kızlarla takılırken sorun yok." Orasını bilemem tabi benim abim öyle değil. "Sen Ayşemin abi deyip durduğuna bakma, abisi değil kuzeni. Kendi abisi bu kadar ilgilenmiyor. Bak aklıma geldi Ali abi biliyormu okula başladığını?" diye sordu Evet biliyor konuştuk keşke Ankara'yı tercih etsen bizde kalırdın bile dedi, diyerek cevabı yapıştırdım. "Aaa abin Ankara'da mı bende aslen Ankara'lıyım." Bu Eda iyi hoş kızdı ama dediği gibi çok meraklıydı her şeyi soruyor. ben bu kadar fazla cevap veremem ki. Dersler bitmiş eve gitmek için okulun çıkışına giderken Eda seslendi "kızlar evlerimiz yakınmış isterseniz abim sizide bıraksın" "Yok biz yürürüz 10 dakikalık yol, hem yürümek iyi geliyor" Ne işim vardı acaba abisinin arabasın da? Tamam o zaman ben gider diyip siyah bir arabaya bindi. "Kız niye yok dedin? bırakırdı iki dakika, hem ben abisini gördüm. Allahım nası yakışıklı görmen lazım kesin aşık olursun. Her gördüğüne aşık oluyorsun zaten." aman iki dakika laf sokmadan olmuyor. "Sen hangi ara gördün abisini? hem evlerin yakın olduğunu nerden biliyor?" "Sen Selim abiyle konuşurken geldi. O zaman laf arasında konuşurken söyledim." laf arasında söylemiş miş "Madem çok yakışıklı sen niye aşık olmadın da ben oluyom acaba?" "Benim tipim değil, yoksa manken gibi. Bunlar aile boyu uzun sanırım, abisine bakmak için boynum tutuldu resmen." Millet manken gibi çocuk görür, bende öküze denk gelirim. "Ben de giderken öküzün biriyle çarpıştım." deyince Manyak kuzenim sonra ne oldu, nasıl biriydi gibi sorularıyla darladı. Hayır ben görmedim ki adamı, ona anlatayım. Neymiş efendim birine çarpıp aşık olacağımı düşünüyormuş. O dediği filmlerde oluyor du. Yüzünü bile görmeden telefona bakana kadar, önüne bak deyip gidiyor öküzler. Bir özür bile dilemedi öküz. Belki tamam benim hatamdı ama yinede biraz insan olup bir şey oldumu, falan diye sorsa yeterdi. Özür dilemesinede gerek yoktu ama hiç bir şey olmamış gibi dönüp gitti. Yüzünü bile görmedim yani. "Niye böyle şeyler benim başıma gelmiyor acaba? ben inanıyorum bir gün birine çarpıp aşık olacağım" umudunu sikeyim senin emi "Aşık olmak falan yok güzel, güzel okulu bitirip ailemize verdiğimiz sözleri tutuyoruz demi canım benim" desemde "Hiçte bile ben aşık olacağım, sevgilim olacak benim. Ben senin gibi sanal takılmıyorum. Ben gerçek şeyler yaşamak istiyorum. Anladın mı güzelim" deyip sırıttı. Anladım güzelim aaa ben sana söylemeyi unuttum Selim abim erkeklerden uzak durun beni oraya getirtmen dedi diyerek bam teline bastım. Ama benim uyanık kuzenim "O zaman kesin yakın olmam lazım, öyle dediyse hemen birini bulmam lazım." diyerek abimi getirtmenin peşine düşüyordu. Sen iflah olmazsın Merve desem de yine lafı yiyen ben olmuştum. Ben kabul ediyorum, her gördüğüm yakışıklıya aşık olduğumu. Ama Merve abime olan aşkını bir türlü kabul etmiyordu. "Hadi canım hadi, sen kendine bak her gördüğüne aşık oluyorsun. En son derse giren hocaya aşık oldun" Ayy ama çok yakışıklıydı hoca ne yapayım?Sırf onunla konuşmak için derslerine daha çok çalışıyorum, dikkatini çekmem lazım sonuçta. Eve neredeyse gelmek üzereydik markete uğrayıp bir şeyler alıp eve geçtik. "Yorulmuşum ben ya, biraz uzanayım. Yemeği kalkınca yerim. Sen bekleme beni olurmu?" diyen Merve'ye "Ben de aç değilim kalkınca birlikte yeriz. ama benim eczaneye gitmem lazım. Sen dinlen ben gidip gelirim migren ilacım bitmiş ve biraz ağrı var içmezsem daha kötü olur" deyip evden çıktım. Keşke eve geçmeden alsaydım ilacı. Şimdi işin yoksa eczane ara. Daha önce eczaneyle işim olmadığı için nerde olduğunu bilmiyordum. İnternetten baktım en yakın nerde diye, 20 dakikalık yol gösteriyordu. Yürümeyi seviyorum ama bende yoruldum. Taksi durağına doğru yürürken karşıya geçmek için tam yola çıkmıştım ki, arabanın biri son anda durabildi önümde. Biraz yavaşmı kullansanız arabayı diye bağırınca. Utanmadan "Sende sağa solo bakmadan yola çıkma" diye seslendi. Arabanın içi tam gözükmüyordu siyah cam vardı. Ben sağıma, soluma baktım siz hız yaptığınızın farkına varın, dikkat edin az kalsın ezecektiniz beni deyince "Ama ezilmediniz demi? neyse bir şeyiniz yoksa çekilinde yoluma devam edeyim." Harbiden buradaki herkes öküzmü diye düşündüm. Arabadan bile inmeden gitti. Bende mi sorun var diye düşünmeye başladım. Galiba sorun bendeydi, nerede ipini koparmış var bir şekilde karşıma çıkıyor. İlacı alıp eve geçtim Merve uyumamış yemek hazırlamış. birlikte yedikten sonra sen hazırladın bende bulaşıkları hallederim sen dinlen diyerek kalan işleri yapmaya başladım. Özgür Eda'nın yanına habersiz gittim. Arkadaşlarını merak ettim kimlerle takılıyor, nasıl tipler bilmem lazımdı. Kafeterya da olduğunu söylemişti bende gitmek istedim. Ama bir anda biriyle çarpıştım yüzüme bakmıyordu, elinde telefon dikkati telefondaydı. Sanki bilerek çarptı diye düşünüp arkamı dönüp telefona bakana kadar önüne bak deyip geçtim. Arkamdan öküz diye seslendiği duysamda umursamadım. Ama ses bi anda tanıdık geldi. Ben bu sesi bir yerden hatırlıyorum diye düşündüm. Eda yanında bir kızla oturmuş sohbet ediyordu. Sevindim yanında erkek yoktu doğru söylemiş. Şimdilik arkadaşım yok demişti, ama sonrası mechuldü. Yanlarına gidip beş dakika kadar oturdum. "Abim iyi ki geldin bak seni arkadaşımla tanıştırayım bu Merve buda benim abim Özgür" diyerek arkadaşıyla tanıştırdı. Memnun oldum dedi bende deyip konuşmalarını dinlemeye başladım. Derslerin bitince haber ver birlikte geceriz eve deyip kendi bölümüme geçtim. Eda'yı da alıp eve geçip dinleneceğim kendimi yorgun hissediyorum. Birlikte eve geçtik. Arabadan inerken telefonum çaldı Gonca arıyordu. Sen eve gir ben konuşup geliyorum diyerek Eda'yı içeri gönderdim. Gonca buluşmak istedi son bir kaç gündür sürekli söylüyordu, görüşelim diye ama nedense istemiyordum. Bugün de arayınca tamam dedim. Önce eve geçip üzerimi değiştim. "Eda ben çıkıyorum, geç gelebilirim. Sen beni bekleme yemeğini ye çok geç olmadan da uyu." "Oldu abi başka ne yapayım? uyumadan önce ılık süt iceyimmi?" Olur abisi iç çok konuşma hadi ben gittim deyip evden çıktım. Biraz hızlı kullanıyor olabilirim arabayı, tam köşeyi döndüm biri çıktı yola. son anda durabildim. Neyseki çarpmadan durabilmiştim. Kız konuşmaya başlayınca yine o tanıdık ses aslında inip bir şey olup olmadığına bakmak istedim. Fakat sesi duyunca değişik hislere kapıldım inmeden kızı tersleyerek çekip gittim. Normal de bu yaptığımı asla yapmazdım. Ama o ses beni sinirlendiriyor sanırım. kafayı yiyorum tüm sesleri Ayşemin sesine benzetiyorum. İşin en kötüsüde kız hayal ettiğim Ayşem'e benziyordu çekik gözlü, saçları boyu her şeyiyle. Sanki hayalini kurduğum kız karşımdaydı, ve bu beni çok sinirlendirmişti. En kısa zamanda Ayşem'i arayıp tekrar konuşmam lazım. Yoksa böyle saçma anlarda aklıma gelecek. Yada Gonca'yla gercekten bir şeyler yaşama zamanı geldi. Evet, evet en iyisi Gonca'yla yakınlaşmak. Böylece Ayşem uyuzunu tamamen unuturdum
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD