Günaymadan

15. Bölüm

"Hayırdır sorguyamı çekiliyorum?

"Ne alaka kardeşimin arkadaşlarını tanımaya çalışıyorum. Kimlerle takılıyor bilmek istemem gayet normal değil mi?"

Tabiki normal, ama nereli olduğumu bilmene de gerek yok. Başka öğrenmek istediğin birşey varmı abii? Söylede cevap vermeyim yanlışlıkla" derken kızlar gelmişti. Sanırım bir şey söyleyecekti ama kızlar gelince sustu.

Yemeği yedikten sonra arabaya geçtik. Adresi verip eve doğru yol almaya başlamıştık ki..

"Melih'le aynı apartmanda mı oturuyorsun siz? Yakınmışsınız bize hemde arkadaşımla aynı apartmanda oturuyorsunuz." diye soru mu soruyordu, kendi kendine mi konuşuyordu belli değil.

"Melih abi sizin komşunuz mu yani?" diyen Ede'ya Melih kim tanımıyoruz dedim.

"Abi ya o zaman bazen kalmama izin verirsin değil mi? Bak Melih abide orada oturuyormuş" deyince

"Bakarız.. arkadaşların seni isterse tabi. Ben bile bazen tahammül edemiyorum sana, onlar nasıl çeksin seni. Kızlar itiraf edin Eda sizi zorla yanında tutuyor demi?"

"Hayır tabiki de biz Eda'yla gayet iyi anlaşıyoruz. Özgür abi, Eda sürekli bizde kalabilir hiç sıkıntı yok. Hatta çok iyi olur Ayşem hiç eğlenceli değil." diyerek resmen beni gömdü yine canım kuzenim

"İsmin Ayşem mi Ayşe mi anlamadım." diye meraklı bir şekilde sorunca bu kez Merve'den önce ben cevap verdim

"İsmim Ayşe ama Merve bana Ayşem diyor."

"Hmm anladım.. sadece Ayşem değişik geldi o yüzden sordum." deyince içimden yine konuşmaya başlamış olabilirim. Ayşemin neresi değişik acaba?

Merve'y le eve geçince, bak bana canım başkalarının yanında Ayşem deme. Babama söz verdim, kimse bana Ayşem demeyecek. Tabi özelliklede erkekler Ayşem diye seslenmeyecekmiş. Adam ismimi Ayşem koyduğuna bin pişman. Söz verdirdi kim sorarsa Ayşe diyeceksin diye. Bende kabul ettim ne yapayım?

"Amcam da tam manyak ha, senin kime çektiğin çok belli oluyor dengesizsiniz. Hem Ayşem koy ismini, sonrada erkekler Ayşem diyecek diye krizlere gir."

"Sus kız babama manyak deme. Henüz manyamadı." diyerek güldüm ama Merve haklıydı yani. Bunu ismimi koyarken düşünmesi lazımdı.

"Ayy düşünsene evlenince kocan Ayşem dedikçe, amcam kıskançlıktan kudurur herhalde. Ona bir tek ben Ayşem derim, sen sadece Ayşe diyebilirsin"

"Kesin kocamı öldürmeye kalkar. Genç yaşımda dul kalacağım ahh yazık bana. Kocamamı üzüleyim, babama mı yoksa kendimemi?" deyip kahkaha attım. Merve'de gülmeye başladı

"en iyisi evlenme kız herkes rahat eder." deyince

" Evlenmezsem meraklarımı nasıl gidereceğim manyak, evlenmem lazım."

Tabi canım evlenmeden olmuyo zaten o işler demi? diye sorunca

Tabiki de oluyor ama ben evlenmeden vermeyeceğim kimseye, o yüzden evlenmem şart.

"Ayşem aklına ne geldi biliyor musun? bu Özgür abi senin Özgür olmasın. Ayşe mi Ayşem mi diye sorduya aklıma hemen o geldi." diyerek korktuğum şeyi dile getirmişti resmen.

"Ay sus kız.. bende şüpheleniyorum. Bana sürekli bir şeyler soruyor. Tipide aynı tarif ettiği gibi, işin en kötüsü sesini de benzettim. Ama bu kadar insan içinde denk gelmeyiz diye düşünüyorum.

"Salak oda Ankara'lı değilmiydi? Kesin o varya ama güzelim çocuğu kaçırmışsın elinden. Şimdi abi yerine enişte derdim ne güzel."

"Saçmalama be o değildir demi? Sonuçta tek Ankaralı ve ismi Özgür olan o değildir?" sadece tesadüf olsun Allahım ne olur yoksa ben yüzüne bakamam Eda'ylada arkadaşlık yapamam o zaman. Sanırım bunları sesli söyledim. Oysa ki ben içimden söyledim sanıyordum.

"Niye yüzüne bakamıyon ki siz arkadaş değilmiydiniz?"

"Yani arkadaştık da yinede ne bileyim işte." diyerek kıvırmaya çalışsam da

"Kız itiraf et, siz yoksa öyle şeylermi konuştunuz? Evet, evet kesin konuştunuz demi? Pis sapık seni o yüzden bakamam diyorsun" diyerek üstüme gelen bir uyuz Merve vardı.

"Üff sanane be ne konuştuysak konuştuk işte. Ama o olmasın lütfen ya telefonda konuşmak başka utanırım ben."

"He tabi o bokları yerken utanma, yüzünü görünce utanasın gelsin. Ne ayaksın kızım sen?"

Manyak telefonda konuşurken yüzünü görmüyorsun, tanımıyor diye rahat oluyorsun. Ama yüz, yüze olunca utanırım. Konuştuğumuz şeyler aklıma gelirse utançtan ölürüm valla.."

"Tamam utanma o değildir. O olsa sesinizden tanırsınız, kaç ay konuştunuz sonuçta demi?

Yani anlarım herhalde, yada anlamam bilmiyorum ki. Ama değildir be, yani umarım değildir.

"Arasana yada mesaj at, ağzını ara yada ne bileyim kız kardeşi falan varmı öğren bir şekilde." diye süper akıl verdi. Çok işe yarayacakmış gibi.

"Arayamam en son aradığında konuşmadım yüzüne kapattım telefonu. Sonrada hiç aramadı. Şimdi ararsam oysa şüphelenir." deyince

"Hmm haklısın o zaman boşver, akışına bırak. Hem kaç ay oldu bir kez gördün. Sanki her gün görecek, karşılaşacak haliniz yokya. Ama keşke o olsa, taş gibi çocuk. Yakışıklı eniştem olurdu. Acaba arkadaşları da onun gibi yakışıklımı." diye kendine pay çıkma derdine düşünce

"Boşver Özgür'ü hadi ders çalışalım ben geçiyorum odama." diyerek bu saçma konuyu kapatıp yatak odama geçtim.

Özgür

Eve geçince kendimi duşa attım, düşünmem lazımdı. Eda'nın arkadaşım dediği Ayşe'yle benim tanıdığım Ayşem aynı kişi olabilir mi? Çok fazla ortak noktaları var. En önemlisi sesi, konuşması benziyor. Ama Ayşem'in kazandığı okul başkaydı, ve ailesi okumasına izin vermiyordu ki. Sadece benzerlik diyeceğim ama kendiside anlattığı kişiye benziyor. çekik gözlü kumral saçları bile aynı. Lan konuşurken hayal ettiğim Ayşem'le aynı kişi gibi. Sanırım gecen günkü az kalsınki çarpacağım kızda buydu. Zaten kütüphanede görünce gözlerimi alamadım. İnsan ders çalışırken seksi olurmu? Yetmiyormuş gibi gözlük taktı benim akıl tabi başka yerlere gitti hemen. Dudaklarıyla sorunu var sanırım ders çalışırken insan sürekli dudaklarını ısırırmı? Kütüphaneye girmesi yasaklanmalı bence, onu gören ders çalışamıyor. Önümdeki çocuklar bile aynı şeyleri konuşuyordu. O dudakları senin yerine ben ısırsam deyince, kalkıp dövmek istesemde hiç bir şey yapmamıştım. Çünkü öyle bir hakkım yoktu. Ama artık var kardeşimin arkadaşı, bu bile yeter. Ayşem olmasını aslında o kadar çok isterim ki hem hayalimdeki gibi, hemde ailesi okumasına izin vermiş olur.

Düşünceler içinde yattım yarın Ayşem'i tekrar arayıp öğrenmem lazım o mu değilmi? Aklımda bu düşüncelerle uykuya daldım

(Üzerin de siyah bir gecelik vardı, gögüs kısmı tantelli ve kısacık. Seni bekliyorum Özgür hadi gelsene artık. Sevişmek istiyorum seni çok özledim. Yanına yaklaştım ve anında dudaklarıma yapıştı. Karşılık vermem gecikmedi. Off çok güzelsin hep bu anın hayalini kurdum. Dudaklarını yalayıp dilimi içine doğru soktum. Ellerim kalçalarına gitti tam istediğim gibi dolgun muhteşem di sıkmaya başladım bir yandanda dudaklarını istila ediyordum. Üzerimi çıkartmaya başladı önce tişörtü sonrada pantolonun düğmesini açıp indirdi. Penisim onu gördüğü anda kalkmıştı zaten, dokunuşlarıyla daha çok istememe sebeb oldu. Önce seni soyup o koca sikini ağzımla boşaltmak istiyorum. sonra bana istediğini yap anlaştık? Anlaştık yavrum sen iste yeterki. Elleriyle okşadı, ucunu yalamasıyla kendimden geçtim, hadi yavrum devam et. Dur daha yeni başlıyoruz sakin ol. Şeker yalar gibi sikimi yalayıp ağzına alıyor, daha fazlasını istememi sağlıyordu. Saçlarından tuttum ağzına soktum senin ağzını sikicem yavrum, hadi hepsini al içine bir anda çıkardı ağzından ve göğüslerini birleştirip arasına soktu sikimi. göğüslerinin arasına sıkıştırıp gel git yapmamı sağladı. göğüslerimide sikmek istemezmisin diye sordu. dudaklarını yalayarak karşımda öyle muhteşem bi görüntü vardıki hiç bir şey yapmadan bile boşalabilirdim. Senin heryerini sikmek istiyorum yavrum sabaha kadar hatta günlerce sikicem seni. Aldığım gibi yatağa uzandırdım senin her bir yerinde ayrı, ayrı ilgilencem yavrum. Göğüslerini ağzımın içine alıp emdim off tadın çok güzel elimi vajinasına götürdüm ıslanmış muhteşemdi. Parmaklarımı içine doğru ittim. Ahh evet hadi okşa orası senin için yanıyor. Ateşini sadece sen söndürürsün. Ama sen böyle konuştukça benim ateşim daha çok çıkıyor yavrum yapma sana zarar. Göğüslerinden aşağıya doğru öperek indim. Bacaklarını acıp hep tadının nasıl olduğunu merak ettim, şimdi zamanı geldi başımı eğip önce kokladım. üff dayanamıyorum seni öyle bi sikicemki aklın şaşacak yürüyecek halin kalmayacak yavrum. Dilimle darbeler atmaya başladım tomurcuğunu ağzımın içine alınca inledi. yapma rahatlat artık gir içine istiyorum seni. Bencede hazırsın yavrum bende dayanamıyorum ilki biraz erken olcak ama sabaha kadar yataktan çıkmak yok. Üzerine yerleştim penisimi vajınasına sürtmeye başladım içine gireceğim anda birşey oldu. Kendimi bi anda yatakta tek buldum.)

Gözlerimi açtım sikeyim böyle işi rüyaymış.. Lan bari içine girip boşalıp öyle uyansaydım. Kazık gibi olmuş nasıl bi rüyaydı bu böyle? Ayşem diye Ayşe'yi sikiyordum. hangisini istiyorum, hangisi beni bu kadar azdırıp rüyama girdi. Anasını satayım Ayşe'yi görünce ben bu rüyayı hatırlarsam ne olacak.. offf offf nasıl bir bokun içine düştüm ben.

En iyisi duşa girip kendimi rahatlatmak 31 çek, çek bitmiyor. ne güzel giriyodum içine. Rüyamda bile giremedim ya yazıklar olsun bana. Soğuk suyamı girsem benim ateşimi ancak o söndürür sanırım.

Ayşem

Son sınavıda bugün vermiştik, ve bir ay gidecektik burdan. Annemi babamı çok özledim, ilk kez bu kadar ayrı kalmıştık. Amcamla yengem gelip bir hafta kalmışlardı, ama babam izin alamadığı için gelememiştiler. Bizde onlara sürpriz yapıp bir hafta erken gideceğiz. Onlara haftaya sınavlar bitiyor demiştik, ama biz iki gün sonra gidecektik. Bugün de Edanın yoğun isteği üzerine akşam dışarı çıkıp değişiklik yapacağız. Geldiğimiz günden beri hiç eğlenmek için bir şey yapmadık. Sınavlarıda gönül rahatlığıyla bitirince, kendimize ödül olarak eğlenmeye karar verdik.

"Ben duşa giriyorum Ayşem, sen hazırlanmaya başla. Eda yedi gibi gelirim dedi. Hazır olalım sen iki saatte hazırlanıyosun şimdiden başla." Kesinlikle yalandı ben hemen hazırlanıyorum.

"Oldu canım, ne giysem sen karar verdinmi? Hem nereye gideceğiz ona göre hazırlanayım söylede."

"Karaoke yapılan bir yer varmış, oraya gideceğiz. Sanırım Özgür abi bırakacakmış bizi" deyince birazcık sinir oldum.

"Hadi ya o niye geliyor ki? Biz gidemiyormuyuz? Her yerden çıkmaya başladı yani farkında mısın?"

"Ooo kızım ben nelerin farkındayım da, sen değilsin. Mesela sen abi dedikçe sinir oluyor, sana farklı gözle bakıyor bence."

"Yok daha neler, anlaşamıyoruz biz o yüzden sinir oluyor bana." desem de tuhaf davrandığının farkındaydım.

"Tabi, tabi kesin öyledir. Hadi hazırlan güzel bir şeyler giy. pantolon tişört giyme her zamanki gibi. Çok güzel elbiselerin var onları giy.

"Kızım manyakmısın dışarısı buz gibi elbiseyle kıçım donar benim." Soğukta donarım değil mi?

"Bir şey olmaz, arabayla gidip geleceğiz dışarıda kalmayacağız sonuçta." deyip duşa girdi. Ben de odama gecip dolabı açtım, ne giycem ki ben? Ne güzel pantolon gömlek giycektim, of Merve ya ne olacak pantolon giysemki?

Mavi mevsimlik elbisemi aldım bu olurdu, ince değildi, çok acıkda değil. Yarım kol sadece göğüs kısmında kalp şeklinde dekoltesi var boyuda uygun dizlerde. Evet kesinlikle bu deyip giyindim üzerime çok güzel olmuştu da, bunda yırtmaç yoktu ki? Ben mi yanlış hatırlıyorum acaba?

Yuh Merve kesin senin işin bu, güzelim elbiseye yırtmaç açmış.

"Hazırlandın mı bakayım ne giydin?" diyerek yanıma geldi.

"Merve bunu senmi yaptın? Bu yırtmaç ne böyle Allah aşkına?"

"Evet ben yaptım, çok yakışmış sakın çıkartma birazda makyaj yap. Ben hazırlanıp hemen geliyorum." deyip gitti utanmaz.

İkimizde hazırdık, Eda aradı gelmişler, hadi gidelim.

"Merve çok güzel olmuşsun kızım kıskandım bak şimdi seni" deyip güldüm.

"Kızım sen kendine bak istersen

Çok güzel olduğun yetmiyormuş gibi bir de seksi duruyorsun. Kız senin duruşun bile seksi şimdi fark ettim

Niye öyle lan çekik gözlüler aslında tatlı olur, sen seksi çözemedim bak şimdi?"

Aşağı indiğimizde arabadan inmiş bizi bekliyorlardı. Eda çığlık atarak resmen "kızlar çok güzel olmuşsunuz" diye bağırdı resmen.

"Sus Eda bağırma, sizde arabaya geçin hemen" diyen öküz Özgür'e de merhaba.

"Siz niye bu kadar süslendiniz acaba? Üçünüzde sanki düğüne gider gibi ne bu? Altı, üstü kafeye gideceksiniz?" deyince ben salağı

"Kafe mi? hani karaoke yapılan bara gidiyoduk kızlar?" dedim. Tabi nerden bilebilirim Eda abisi gelmesin diye sonradan yalan söylediğini. Merve hemen kolumu çimdirdi "bardan vazgeçtik ya hani, kafeye gitmeye karar verdik ya Ayşecim, dedim ya sana unuttun sanırım?" deyince bir bok döndüğünü anlayıp

" Ha tamam ben unutmuşum bir an." diyerek durumu toparlamaya çalıştım.

"Abi sen bırakıyorsun işte kafeye, biz arayıncada almaya gelirsin demi?" diyerek sıvıyordu bence.

Merve mesaj atmış. Sonra da mesaj sesi geldi istersen telefonuna bak diye uyardı.

Telefonu aldım mesajı okudum.

" O ağzını kapalı tut, gelmesinler diye yalan söylüyoruz. Konuşursan seni Özgür abiye yem olarak atarım. Bence havada kara da kapar seni :)) " yazmış birde utanmadan gülücük emojisi koymuş pislik.

Yüzüne bakıp dişlerimi sıkarak gülümsedim. O an aynadan bana bakan bir Özgür'le göz göze gelmeyi hiç planlamamıştım.

"Bu kıyafetlerle kafede de oturmayın bence. Bizim eve geçin, orda istediğiniz gibi eğlenin ben evde olmam."

"Saçmalama abi istersen ne evi ya biz dışarıda olmak istiyoruz. Bak o kadar hazırlandık." diyen Ede'ya bakarak

"Görüyorum hazırlanmışsınız ve baya bir de abartmışsınız. Kafe için bu kıyafetler çok fazla."

Biz arkada Merve'y le hiç konuşmadan onları dinliyoruz. Eda da bu çene varken kesin ikna eder nasılsa, müdahale gerek yok.

"Kızlar en fazla 3 saat, sonra gelip sizi burdan alırım ona göre" deyip inmemizi bekledi. Tam kapıyı açıp ineceğim an "sen bekle kapıyı ben acarım" deyip indi. Kapıyı acıp inmemi beklerken ağzının içinde geveleyerek duymasınlar diye "O yırtmaç az olmuş, tam gözükmüyor. Biraz daha derin giyseydin ya ne bu böyle anlamıyorum ki?" deyince anlamamış gibi yaparak

"Bir şeymi dedin Özgür abi?" dedim özellikle abi kısmını bastırarak.

"Yok Ayşe bir şey demedim. Zamanı gelince diyeceğim ben sana."

"Anlamadım abii...?"

"Yürü git Ayşe yürü, 3saat sonra alırım sizi ona göre ben gidiyorum." deyip arabasına binip gitti. Böyle çabuk gitmesine şaşırmadım desem yalan olurdu.

Özgür

Kızları bırakıp arabayı görmeyecekleri yere parkettim. Burada kalmayacakları kesin. Akıllarınca beni kandıracak kardeşim denen küçük cadı. Bunun hesabını sorarım küçük cadı.

Gittiğimi sanıp kafeye girmeden, hemen taksiye binip gittiler. Bende hemen peşlerine takılıp takip ettim. Hakan ve Melih'i arayıp bara gidiyorum sizde gelin diye dedim. Yeri birazdan haber veririm diyerek kapattım.

Taksi gece kulübünün önünde durdu, bizim sazanlar inip içeri geçtiler göstercem ben size birazdan.

Hakan ve Melih gelince olanları anlattım ve bizde içeri geçtik. Neyseki bildiğim bir yerdi, korkacak bir durum yoktu. Ama beni kandırmaya çalıştılar cezasını çekecekler.

İçeri girdiğimiz gibi görüş alanımıza girdiler. İki dakikada bu yamyamları nasıl topladılar başlarına acaba. Aslında hemen gitmeyecektim yanlarına. Ama yanlarında erkek vardı, gitmemiz farz olmuştu. Bizi ilk farkeden Ayşe oldu.

"Kızlar sıctık Özgür abi burda ve bize doğru geliyor.."