9.

1339 Words
Haftanın son günü  geldi şükür. Beni bilmem ama babamların programı annemin abileri ile buluşmak. Hafta sonu ikna edebilirsem evde yanlız olacağım. -Damla...!! Doruk nefes nefese yanıma geldi. Üzerine bakılırsa bu gün okula erken gelmiş. -Bu gün  geliyor musun ? -Sanada merhaba Doruk. Azıcık nefes.. -Bırak şimdi nefesi. Geliyor musun  bu gün? -Nereye geliyor muyum,birde onu bilsem. -Küçük bir maç  yapacağız. Kaptan ayarlamış. -Tamam gelirim. Doruk terli  terli  kolunu omzuma attı . Bu çocuk bazan  dayak istiyor. -Doruk kokutacaksın beni. -Bir şey olmaz. Bu arada hafta sonunu getirdin. Sorunlar Nasıl? -Yani alışıyorum galiba. Arıza çıkaran olmayınca sorun yok. -Arıza çıkaran sen olmayasın. Kolunu atıp sinirle baktım. "Kabimi kırıyorsun Doruk " -Selam... Evet yine geldi...Sinan ile tamamen karışık hava durumu gibiyiz. Kavga edip arada sakinleşiyoruz. Ikimzide ne yaptığımızı bilmeden devam ediyoruz. -Selam Sinan. Sinan' nın gözü üzerimdeydi. Bizim kata çıkınca Doruk aramızdan çekildi. "Ben kaçtım . Okul çıkışı unutma" -Tamam. -Okul çıkışı ne var? -Maç varmış. Biliyorsundur belki -Yok duymadım. Sınıfa girdiğimizde bir anda Sude Sinan'ın  kucağına atladı. Ödümü patlattı. Hem bu kız neden hep kucağa atlıyor? -Aşkım.. . Yok benim kulaklar yanlış duruyor kesin. Bunlar nereye doğru gidiyor? 'Aşkım"ne ya? -Sude bir dur ya... Ben sinirle yanlarından geçip yerime oturdum. Kapıda yiyişmelerini izlemek istemiyorum. Anlamadığım bu kızda ne buluyor? -Gözlerini alamadın. -Hah ..... Gözde  gülüyordu "Günaydın Damla'cım. Nasılsın?" -Parçalı bulutlu. Hatta sonu geldiği için mutlu.... -Günaydın Gözde.. Ali baş ucumuzda  dikilmişti. Bunlarda durum ne mi? Atarlı giderli Ali'miz mesele Gözde'ye gelince öylece kalıyor. Sanki başka biri oluyor. -Günaydın Ali. -Hafta sonu işin var mi? Yanlış mi duydum diye Gözde'ye baktım. O da aynı şeyi duymuş olmalı ki bana bakıyordu. "Yok." -O zaman ben seni alırım. Ali gider biz arkasından bakarız. Bu neydi şimdi?Bu çocuk kıza çıkma teklifi mi etti?Etti desem, ayılık sınıfa mi indi? -Damla bu çocuk ne saçmaladı? -Galiba sana çıkma teklifi etmeye çalıştı. -Ben tamam demedim ki. Emir vaki mi yapıyor bana? Hayır bakalım ben onu istiyor muyum? Gözde sinirlendi millet. Hemde elinde ki kitabı sinirle çarpacak kadar. "Tamam sakin ol. Tenefüste derdi neymiş bakarsın " -Bakacağım ben  ona. Matematik hocası içeri girince "Tamam hoca geldi. Hadi toparlan"dedim. Yoksa bu kiz dalacak oğlana. Ne demişler ,sessiz insandan kork... -Evet sessizlik. Herkes açsın defterleri. Matematik hocası sanki dersten hiç çıkmamış gibi tahtaya sorular yazmaya başladı. Bu yazdıkları en son derste işlediklerimizin devamı.  Üç  soru yazıp "Damla,Sude ve Barış tahtaya gelin."dedi. Piyango bize vurdu. Elimdeki kalemi bırakıp  tahtaya çıktım. Barış yanıma gelince Sude onun yanına geçti. -Ilk soru ,Damla senin. Tahtadaki  soruya baktım. Bir önceki derste hoca ne yapmıştı düşündüm. Sude yanımdan geçip arkamda duruyordu. Hoca sınıfta gezdiği için Sude sessizce "Çözemiyorsan bırak bana"dedi. Arkama bakmadan soruya bir yerden başladım. Kızın susmaya niyeti yok ki.."Ah canım olmadı mi?" Çözdüğüm halde dikkatimi dağıtmaya çalışıyor. Sorunun sonuna geldiğimde hocaya döndüm. "Güzel Damla ,yerine geçebilirsin " Sude'yi daha sonra ya bıraktığım için yerime geçtim. "Gözde çabuk bana bir plan söyle . Yoksa bu kıza dalacağım. " Gözde elinde ki kağıdı bana uzattı. Anlamadığım içi. "Oku"dedi. Içini açtığımda güzel bir aşk mektubu ve sonunda 'seni soyunma odaların olduğu koridorda bekliyorum' yazıyordu. -Tenefüste anlatacağım. Kağıdı şimdilik itina ile kaldırıyoruz . Dersin devamı merak ile geçti. Bu kız nasıl bir plan yaptı? Sude'yi oraya çağırıp  döveceksek bence gerek yok ,ben her yerde dalarım yani. Zil çaldığında hemen Gözde'ye döndüm. Hale yanımıza gelip "Günaydın "dedi. Hızla yanıma çektim. Garibim şok içinde bakıyordu. -Sana da günaydın. Şimdi Gözde bir plan anlatacak onu dinlemem lazım. Ne diye sorma,anlarsin diye umut ediyorum. -Tamam. Gözde etrafa bakıp sessizce anlatmaya başladı. "Bakın şimdi. Bu kağıdı Sude'nin defterinin arasına koyuyoruz. Tabi balıklama atlıyor. Sonra kızımız  oraya geldiğinde birazcık onu bekletiyoruz. Tabi kim geliyor, benim ayarladığım süpriz biri kızımızın karşısına çıkıyor. Asıl mesele orda başlıyor " Plan güzel de Sude ile buluşmaya kim gidecek?"Kızım bu kim?Gözde nereye gitti?" Hale'nin şaşırması normal. Bende aynı şekilde bakıyorum. -Kızlar dışarı çıkmıyor musunuz ? -Siz çıkın, ben geliyorum. Hakan'nın sorusuna Gözde cevap verdi. Kısaca çıkın, ben mektup işini çözeyim diyor. Ayağa kalkıp "Hadi dışarı "dedim. Ali'nin gözü arkada kaldı. Daha seninle konuşacak Göze. Bakalım orda neler olacak? -Gözde neden gelmiyor? -Senden kaçıyor. Hale'nin cevabı Ali' yi yerinde mıhlandı. Kolundan tutup çocuğu çekmesem ,sınıfa geri dönecekti. Hale'ye göz kaş işareti yaptım. Kişisel olaylarınızı plana karıştırmayın. -Sen bakna ona. Gelir şimdi. Biz aşağı inene kadar Gözde yetişmişti bile. Biz merakla ona bakarken o bakışları ile 'o iş bende'dedi. Bu kızdan korkulur. -Siz ne çeviriyorsunuz? -Çıkışta size küçük bir eğlence hazırladık. Kaçırmayın derim. Git gide olay nereye gidiyor? Çocuklar merakla Gözde'ye baktı. "Sormayın söylemem. " Arkasına yaslandi. Tek huysuz Ali'ydi. Son derse kadar Sinan denilen gıcık yanıma hiç gelmedi. Bey efendi nerelerde geziyorsa. Sınıfta nasıl beceriyorsak birbimizi görmüyoruz. -Evet ve zil. Gözde'nin sesi kendime getirdi. Zil çaldığında hoca çoktan çıkmıştı. Hemen Sude'ye baktım. Eşlarını heyecanla toplayıp önümüzden geçip gitti. -Acalesi var anlaşılan. Biz gülelerken çocuklar yanımıza geldi. "Evet kızlar ne yapıyoruz? Benim yetişmem gereken bir maç var" -Sen merak etme Barış. Önce eğlence, sonra senin maç. Ayağa kalkıp Barış'ın omzuna kolumu attım. Biz önden hepsi arkamızdan aşağı koridora iniş yaptık . Duvarın arkasına saklanıp koridora baktığımızda Sude bekliyordu. -Biz burda ne yapıyoruz? -Hakan sus ve izle. Hale dürtünce , Hakan sustu. Koridorda tanımadığım bir oğlan gelmeye başladı. Kimsenin tipi ile sorunum yok, ama bu çocuğu Sude gördüğünde ne yapacak merak ediyorum. -Geldi çocuklar.Herkez sessizce izlesin. -Geldin demek,  Sude. Sude çocuğa hiç bakmadığı için etrafa bakıp çocuğa baktı. Şu anda şok içinde karşında ki kişiye bakıyordu. El kol hareketleri ile "Bana mı dedin? Ben birini, yani arkadaşımı bekliyorum."dedi -Sana yazdığım notu okuyup gelmedin mi? -Hayır....hayir... Senin yalanını sevsinler. Tabi onun için geldin, ama çocuk istediğin tipte çıkmayınca kaçma yolları arıyorsun. Sude gitmek istediğinde önüne geçti. "Tamam ,şimdi en azından biliyorsun. Ben senin için geldim." Kesinlikle çok güzel oynuyor. Sude bir adım geri çekilip "Önümden çekil. " -Yine buluşalım bir ara.. Sude kaçar gibi bizim tarafa geliyordu. Çocuk arkasından gülerek baktı. Duvarın  yanına geldiğinde hepimizi sıralanmış şekilde gördü. Tabi kahkayı patlattık. -Sen yaptın bunu değil mi?Görüşeceğiz seninle. Söyleyip hizla gitti. Arkasından sadece el salladım. -Gözde beynine sağlık canım. Az oldu ,ama iyi geldi. -Önemli değil canım. Ali,Barış ve Hakan şaşkın bizi izliyordu. Biz kızların ise keyfine diyecek yoktu. Plana dahil olan ve adını bilmediğim çocuk yanımıza geldi. -Nasıldı Gözde? Ali bir adım atladı desem yeridir. O nasıl kıskanmak? -Süperdi, teşekkür  ederim. -Önemli değil,her zaman. Hadi görüşürüz . -Görüşürüz. -Bu çocuk kim? Tabiki de soruyu soran Ali?Gözde sinirle ona baktı. "Arkadaşım " -Burakın şimdi onu. Siz bu kıza şaka mi yaptınız? -Evet Hakan. Küçük bir intikam. -Güzel plan  için sizi tebrik ederim. Sen yinede Sude'ye dikkat et. -Ederim Barış. Hadi gitmiyor muyuz? Barış saate bakıp "Evet gitmemiz lazım"dedi. Hep birlikte okulun basketbol salonuna girdik. Barış bizden ayrılıp takımının yanına gitti. Bizde bulduğunuz bir yere oturduk. Ali ile Gözde kendi alemlerinde hala anlaşmaya çalışıyorlar. Göz ucuyla  etrafa baktığımda, gözum bir eğer de takılıp kaldı. Sude ile Sinan el ele ,dip dibe biraz uzağımizda oturuyordu. Az önce gelen keyfim tamamen gitmişti. Sude desen sanki az önce başka biri ile buluşmaya gitmedi. Bu nasıl rahatlık böyle? -Selam. Yanıma Deniz oturunca önüm  kapanmış oldu. Dünkü yaşanan şeyden sonra bakalım nasıl olacak? -Selam. -Nasılsın Damla? Bu soru 'Nasılız'demek için sorulmuş gibi. Deniz tepkimi bekliyordu. -Benim açımdan iyi. Gergin yüzü gülmeye başladı. O sırada Sinan görüş alanıma girdi. Neden bana sinirli  bakıyorsun?Sen Sude ile el ele otururken sıkıntı yok,ben yapınca mı sıkıntı var. Önüme bakıp sahaya çıkan takımları izledim. -Benim küçük bir işim var. Geliyorum. Ayağa kalktığımda bizimkiler"Nereye?"diye sordular. "Geliyorum"deyip dışarı çıktım. Onları öyle izlemek beni gerçekten üzmüştü. Koridorun sonunda ki lavaboya girip kendimi tualetlerin birine attım. Sanki aynaya baksam kendimle yüzleşecektim. Bu duygu karmaşasını çözmem gerekiyor. Içerden çıkıp eli yüzümü yıkadım. -Ne oluyor sana Damla? Toparlan... Kendine geldiğime emin olduğunda üstümü başımı düzelttim. Kapıyı tutup çıkmak istedim, ama açılmadı. Bir daha denedim, sonuç yine aynı. Bu okulun tüm kapıları bozuk mu? -Kimse var mi? Biri koridorun sonuna gelmeli ki beni duymali. Basketbol salonunun en köşesinde içeri doğru olan kısım. Yani kolay kolay duyulması mümkün değil. Kapıyı bir kez daha vurdum ve bağırdım. Telefon aklıma geldi, yani çantada bırakmış olmasaydım. Ben burdan nasıl çıkacağım? O salondan çıkanlar beni duymazsa yandım.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD