Kısır olduğu için kocasının ailesi tarafından hep ezildi. Hor görüldü. Değer görmedi… Ailesinin isteğiyle Azat ağa kuma almayı kabul ettiğinde Sultan’ın dünyası başına yıkıldı. Öyle bir kumaydı ki, kadın hem güzeldi hem de doktordu. Rojda ise 6 yıl İstanbul’da tıp okuduktan sonra babasının borcuna karşılık eskiden beri hoşlandığı adama kuma gideceğini bilmiyordu. Azat ise iki kadın arasında sıkışıp kalmıştı. Bir yanda güvenli limanı, ilk karısı Sultan… Diğer tarafta ona cenneti yaşatan doktor Rojda… İki aşk arasında kalmıştı. Bu aşk üçgeninde hiçbir şey göründüğü kadar sıradan değil. Çünkü bitti dediği yerde küllerinden doğan bir Sultan’ın hikayesi bu…

Karan, önünde duran genç kızın karısı olacağını duyduğunda öfkeyle yumruklarını sıktı. Kan davası yüzünden. Amcasının işlediği bir cinayet yüzünden Mardin’in ücra bir köyünde doğup büyüdükten sonra İstanbulda okumaya gelen bir ağa kızını zorla kendisiyle evlendirileceğini duydu.Bu kız başına kalacaktı. Amcasının oğlu olmadığı için berdel olmaya mecbur tutuluyordu. Mavi’ydi kızın adı… Alaca bakışlarını Karan’dan esirgedi. Abisinin katilinin yeğeniydi sonuçta… Mavi daha abisinin öldürülmesini kabul edemeden bir de katillerinin karşısına getirilmiş, kan davası bitsin diye Karan Cevheroğlu ile evlenmeye zorlanmıştı. İkisi birbirine nefretle bakarken aşkın ne zaman nefeslerini keseceği ise belli değildi. Tutkuyla harmanlanmış bir berdel hikayesi…