bir türkiyenin erotik hikayeleri

Hayatın azem için büyük bir süprizi var dı Normal bir temuz gün gibi başladı erkenden işe gitmek için 7:30 da uyandı hızlı bir şekilde hazırlanıp dışarı çıktı her şey yerli yerinde ama etrafta kendisinden başka hiç kimse olmadığını gördü bu durum azemi çok şaşırtsada işe gitmek için yola koyuldu yolda abisini ve nişanlısını arasada hiç kimseye ulaşamıyor tele sekreter bile konuşmuyordu iş yerine ulaştığında ise kimsenin olmadığını fark edip etrafta bağırarak koşmaya başladı ama her ne kadar bağırsa da kimseyi göremiyor ve kimseyi duymuyor du beli bir süre sonra yorgunluktan ve stresten dolayı azem düşüp bayıldı 3 saat sonra yağmurla beraber uyandı büyük bir şaşkınlıkla etrafına bakmaya devam eti bi kaç saat gezdikten sonra bunun büyük bir şans olduğunu düşündü İstanbul artık onun du belki tüm ülke hata tüm dünya istediği her şeyi yapabilir di bunun için endişelenmek yerine tadını çıkarmayı düşünüyordu ama abisi ve nişanlısı için yinede endişeleniyordu ölüp ölmediğini veya farklı bir şey mi oldu diye düşünüyordu ardından en sevdiği lokantaya gidip kendisi için dolaptan büyük bonfile çıkarıp pişirmeye başladı ve lokantanın boğazı gören kısmında oturup az pişmiş etinin tadını çıkardı boğazı izlerken çocukluğu aklına geldi babasıyla beraber balık tutuma ya gitiklerin de çoğu zaman hiçbir şey yakalayamaz eve giderken bir balıkçıya uğrayıp balık aldıklarını hatırlardı ve yüzünde hafif bir tebessüm oluştu ardından yemeğine devam ederken bir robot sesi duydu ve hemen gidip baktığında restoran için tasarlanan asistan robotu gördü normal bir insan gibi sohbet etmeye başladı - Merhaba hoşgeldiniz efendim - Hoşbuldum - Nereye geçmek istersiniz efendim - Hiçbir yere - Ne için gelmiştiniz efendim - Neden sadece ben kaldım - Bu saatler içerisinde restoranımız sakin olur efendim - Dışarıda da kimse yok ama - Bunun hakkında bir bilgim yok efendim - Peki tek kaldım da ne yapmalıyım? - Bunun için yardımcı olmam efendim - Herkes öldü mü ? - Bunun hakkında bir bilgim yok efendim - Benden başka kimse gördün mü ? - Bunun hakkında bilgi vermem efendim Azem bu cevaplara sinirlenip kendisine en yakın olan sandalyeyi alıp yapay asistanı parçalamaya başladı sinirle restorandan çıkıp hızlı adımlarla yürüyordu lüks bir galerinin önünden geçerken hayalindeki spor arabayı gördü etrafına bakındı ve galeriye girip spor arabanın anahtarını aramaya başladı ve sonun da dolabı bulup anahtarı aldığı gibi arabaya koştu spor arabayı kulanırken İstanbul artık azem indi bundan artık emindi boğazda hızlı bir şekilde ilerlerken boğazın karşısındaki yalı yı fark eti ve hemen boğazı geçmek için köprüye doğru sürdü yapacaklarını düşünürken dalıp bariyerlere çarptı ve birçok yerinde kesikler oluştu ama onun için yardıma gelen kimse yoktu arabadan kendini zorla dışarı atıp yoğurun altında yolun tam ortasında yatıyordu ve bundan sonra kendisi için kimse yardım edemez di daha dikkatli davranmasını düşünüyor eğer hasta olursa veya ufak bir kaza daha geçirse öleceğini düşünüyordu bu kadar zenginlik içinde yalnızlığı yaşıyordu artık dünyada tek başına kalmanın iyi olup olmadığını sorguluyor du yavaşça ayağa kalkıp yaralarını sarmak için bir eczane aramaya başladı her şeyi sorgulamaya başlamıştı sadece ben değilim diye tekrarlamaya başladı ve hızlı adımlarla yürümeye devam eti eczane bulamayınca bir magza ya girip üstünü değiştirdi ve kıyafetlerden bir yatak yapıp orda uyud.