Yazardan Kapının çalmasıyla yaşlı kadın ayağa kalktı. Lanet okuyarak açmaya gidiyordu. Zaten dilinden hoş bir cümle de çıkmazdı. - Şimdi oğlum uyanacak, ne var be diyerek kapıyı açtı. Karşısında tanıdığı ama çıkaramadığı genç bir adam vardı. - Sen kimsin? - Teyze ben Rüstemin oğlu Ramazan, tanımadın mı? Geçen sene bizim kayısıya gelmiştin hatta. - Haaa bildim bildim. Gelinim yok, kayısıya gelemem. Sonra dışarı baktı. Kayısı zamanı çoktan geçmişti. Acaba badem, ceviz zamanı mı gelmişti. Karşısındaki adam da kadın bunamış herhalde diye düşündü. - Feyyaza bakmıştım ben. - Uyuyor o, ne varsa bana söyle. - Ne oluyor ana, sabah sabah bu ne gürültü? İkindi vakti olmasına rağmen kimse ses etmedi. - Abi sana birşey söylemem gerek, beni tanıdın mı? - Ooo Ramazan tanıdım tabi ki