Rojin Barın’la evden çıktığımızda ben önden o da arkadan geliyordu. Bazen arkamı dönüp ona bakıyordum. Onun bakışları önündeydi. Biraz dalgın gözüküyordu. Asansöre bindiğimizde sırtını aynaya yaslamış, kapıya bakıyordu. Giydiği deri ceket, siyah pantolon ve beyaz tişörtle o kadar tarz görünüyordu ki ona hayranlıkla bakmamak elde değildi. Barın’a olan aşkım onunla vakit geçirmeye başladıkça daha çok artmaya başlamıştı. Normalde Karan Alp ve Barın bizimle pek takılmazdı. Minel sayesinde onlarla takılmaya başlamıştım. Barın benimle tartışırdı ama normalde yüzüme bile bakmazdı. Şimdi neredeyse her gün beni eve bırakıyordu. Babamın dikkatini çekerse beni sorguya çekerdi. Dayanamadım ve “Neyin var?” diye sordum. Kafasını kaldırıp bana baktı. “Yorgunum, Rojin.” Ah sen benim sevgilim ols