Zeynep'in Yiğit 'siz geçen bir haftası oldukça sıkıcıydı. Gündüzleri iş arayarak ve temizlik yaparak geçiyor geceleri ise Yiğit'in hayalleri ile kendine acı çektiriyordu. Yiğit kendini işe vermiş gece gündüz çalışıyordu. Kendi farkında değildi ama etrafına karşı eskisinden daha sinirliydi. Sekreteri neredeyse her gün ağlar hale gelmişti. Şirket içinde burnundan soluyarak geziyor, toplantılarda herkesi titretecek kadar sesini yükseltiyordu. Sarp, Yiğit'in odasına girip önüne bir zarf bıraktı. "Bu ne?" "Ayza Holding veliahdının düğün davetiyesi. Sana gelmiş" "Niye sen getirdin, senin işin mi?" "Sekreterin ağlamakla meşgul, artık ne dediysen yine" Arkalarından Timuçin içeri girdi. "Bu kız neden yine ağlıyor?" "Yiğit Bey'in hiddetine maruz kalmış" İkisi de Yiğit'in karşısındaki koltu