Ayşe Diyarbakır'a vardığında onu küçük abisi Fırat karşıladı. İki kardeş sıkıca birbirlerine sarıldılar. Fırat kardeşini çok özlemişti. Özlemle gözlerine baktı. "Kız sen git gide güzelleşiyor musun?" "Aman abiii. Güzelliği bilmiyorum ama dünkü telefonundan sonra yaşlandığımı biliyorum. Neler oluyor?" Fırat başını öne eğdi. Ayşe'nin küçük bavulunu aldı ve yürümeye başladı. Ayşe kötü bir şeyler olduğunu bilerek abisini takip etti. Oturdukları büyük eve geldiklerinde annesi onu kapıda karşıladı. Hatice hanım siyah saçlı, menekşe gözlü güzel bir kadındı. Ayşe annesinin kopyası gibiydi. "Yavrum" diyerek kızına sarıldı. Ayşe annesinin kokusunu içine çekerek öptü. Onu çok özlemişti. Hayatta onu koruyup kollayan, okumasını sağlayan kadını öpmeye doyamadı. Evde yardımcılarından başka kimse yok