Ayşe, Zeynep'i düğüne yolladıktan sonra hazırlanıp Sarp'ı bekledi. Sarp düğüne gitmek istemediğini onunla baş başa kalmak istediğini söylemişti. Ayşe sevdiği adamla baş başa olmayı, ona doyasıya bakmayı, gülüşüyle gülümsemeyi seviyordu. Sarp içinden geçen, aklına gelen her düşünceyi rahatlıkla söylüyordu. Ayşe en çok bu özelliğini seviyordu. Dürüst, yalansız bir adamdı. Kapı çalınca koşarak açtı. Sarp'ın yakışıklı yüzünü görür görmez boynuna atladı. Sarp onu belinden sıkıca kavrayıp etrafında döndürdü. Yere bırakmadan önce boynundan tüm kokusunu içine çekerek öptü. Ayşe'yi görmediği bir gün bile yoktu. Ya evine ya da işine gidip görüyordu. Yoğun stresli hayatında huzurlu bir mola gibiydi. "Neşeli şirin bu ne güzel karşılama böyle" "Sen her gün gel, ben seni hep böyle karşılarım" Sarp'ı