When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
''Sen hayatım boyunca gördüğüm en yüzsüz şeysin!'' diyerek gerilerken kaşını çatıp üzerime yürümeye devam eden Phill'e daha fazla yaklaşırsa başına gelebilecekleri saymaya başlayacağım sırada tam karşıma geçti. Aramızdaki mesafe o kadar azdı ki yine bedeninden yayılan ısıyı olduğu gibi hissedebiliyordum. Elini uzattığında irkilip geri çekilmeye çalışsam da dayandığım yataktan başka gidecek yerim kalmamıştı. Eli bana vurmak yerine saçımdan bir tutamı tutumuştu. ''Sen ne yapmaya çalışıyorsun?'' diyen sesim bana bile yabancıydı. ''Anlatmaya çalıştım. Dinlemedin!Şimdi derdimi gösteriyorum minik cadı.'' Boğuk sesiyle söyledikleriyle yaptığı şey arasındaki bağlantıyı kurmaktan aciz beynim ile gözlerine baktım. Gözlerinin siyahı ve ateşi yerini bulutlu bir griliğe bırakmıştı. Ya da dumanlı. G