SELİM “Pusu,” diye bağırdı İzmir’li. İzmirli’nin boğuk sesi beynime çivi gibi saplandı. Bağırmasıyla beraber, o an her şey yavaşlamış gibiydi. İzmirli'nin bedeni birden bire durdu, sanki zaman durmuştu. Sonra bir anda sarsıldı ve yere düştü. Her şey o kadar hızlı gerçekleşti ki, ne olduğunu anlamam zaman aldı. Önümüzdeki ekibi pusuya düşürmüşken bir anda etrafımız sarılmış bir halde ne yapacağımızı şaşırmıştık. İrkilip çevreme bakınırken, göğsüme saplanan korkuyu hissettim. Gözlerim bir an için bulanıklaştı. İzmirli'nin yanına koşmak istedim ama o an bir kurşun dalgası üzerimize yağmaya başladı. Her bir taraftan gelen ve etrafımızda uçuşan mermiler, toprağa, taşlara çarpıyor, birbiri ardına gelen patlama sesleri kulaklarımızda yankılanıyordu. Bir saniye bile kaybetmeden yere yattım. Kalb