Beyaz gömleğinin her bir düğmesini titreyen parmakları ile iliklemeye çalışan yeşim, aynada kendine baktı. Göbeği henüz çıkamamıştı ve bu sayede siyah takımının eteğini rahatlıkla giyebilmişti. Ceketi de üzerine hala tam olacaktı fakat aklında deli düşünceler dolanmaya devam ediyordu. Bu saçmaydı. Bir adamın hiçbir isteği ve bakmaya isteği olmadığı halde kesinlikle egodan çocuğunu annesinden ayırmaya çabalaması, bunu sırf kendisinden iğrenen eski eşini geri döndürmek adına yapıyor olması katlanılır gibi değildi. Aklı, mantığı bu durum anlamayacaktı. Gerçi anlaması için de nedeni yoktu. Şu anda hastanede birikmiş olan işlerine gömülmüş çalışıyor olması ve kızının gittiği okulunda huzurla ders çalışıyor olması gerekirken, İstanbul’un en lüks otellerinden birinde 2 saat sonrasında annesinden