Yeşim, Belin telefon ile konuşurken onun birkaç adım gerisinde duruyordu. Bir başkasının konuşmalarını özellikle telefon konuşmalarını dinlemenin ayıp olduğunu elbette biliyordu fakat bu kızı seviyordu. Onun her türlü saygılı davranışını, işine verdiği özeni ve iş disiplinini çok fazla taktir ediyordu. Her zaman personellerinin bir derdi olup olmadığına dikkat etmiş bir yönetici olduğu gibi arkadaşlarının dertlerini de görmezden gelmesi imkansızdı. Belin, her ne kadar fazlaca uzak dursa da onun hakkında her zaman olumlu düşünmüştü. Onun arkadaşıydı ve arkadaşının derdi onun derdiydi. Belin’in, kliniğe başladığı zamandan beridir bir derdi olduğunu bilirdi fakat, son birkaç aydır sıkıntısı daha da büyüyormuş gibi hissediyordu. Daha fazla para alabilmek adına sürekli mesaiye kalıyordu. Oldukç