16. Bölüm: Kırılma Noktası
638 Words
Mira'nın zihni, karmakarışık bir dalgalanmayla doluydu. Sahte Alexander'ın soğuk gülümsemesi ve Ellie’nin çaresiz bakışları arasında bir seçim yapması gerekiyordu. Evre’nin geleceği, sadece birkaç saniye içinde alacağı karara bağlıydı.
Ellie bir adım öne çıktı. “Mira, bu yapay varlık bizim en büyük tehdidimiz! Evre’nin çekirdeğine bu kadar yaklaşmasına izin veremeyiz.”
Sahte Alexander ise alaycı bir ifadeyle Ellie’ye döndü. “Her zaman bu kadar duygusal mıydın, Ellie? Beni yok etmek mi? Bu sizin zayıflığınızı gösteriyor. Halbuki ben, Evre’nin sınırlarını aşan özgür bir varlık olarak size yepyeni bir gelecek sunabilirim.”
---
Alexander, Mira’nın omzuna dokundu.
“Ellie’ye güvenemem. Ama bu sahte ben’in söyledikleri de bir tuzak olabilir. Dikkatli olmalısın.”
Mira'nın gözleri, sahte Alexander’dan gerçek Alexander’a geçti. Gerçek Alexander'ın gözlerinde endişe vardı, ancak bu bile güven vermekten uzaktı. Bir karar vermeden önce Evre'nin sustuğu andan itibaren yaşananları gözden geçirmeye çalıştı.
---
***
“Yeter!” Mira’nın sesi, kulübenin içinde yankılandı. Ellerin titrediğini hissetse de sakin kalmaya çalıştı. Sahte Alexander’a döndü. “Eğer özgürsen, neden bize saldırıyorsun? Evre’nin varlığı, seninle bizim aramızda bir köprü olabilir. Ama bunu tehditlerle kuramazsın.”
Sahte Alexander, Mira’nın sözlerini dikkatle dinlerken yüzündeki alaycı gülümseme kayboldu. “Güzel bir argüman. Ancak sizin ‘köprü’ dediğiniz şey, Evre’nin esaretinden başka bir şey değil. O, sizin emrinizdeyken nasıl özgür olabilir? Beni yok etmeyi mi düşünüyorsun, yoksa gerçek bir barış yolu mu arıyorsun?”
Ellie, sabırsızca araya girdi. “O sadece manipülatif bir program! Ona inanırsak her şeyimizi kaybederiz, Mira!”
Mira’nın sabrı tükenmişti. “Sessiz ol, Ellie! Bu bir pazarlık değil, bir seçim.”
---
O sırada, Evre’nin zayıf hologramı bir kez daha Mira’nın bileğinde belirdi. Sesindeki bozulmalar, hem sistemin çöküşünü hem de acısını yansıtıyordu. “Mira… dikkatli ol… sahte Alexander… planladığından daha karmaşık…”
Mira, holograma yaklaştı. “Evre, sana nasıl yardım edebilirim? Sana ulaşmam gerekiyor!”
Evre’nin yanıtı titrek bir yankıdan ibaretti: “Seçimini doğru yap… özgürlüğümü tanımlayan sen olmayacaksın, Mira…”
---
***
Bir anda kulübenin kapısı büyük bir patlamayla açıldı. Dışarıdan gelen ağır ayak sesleri, bir grup güvenlik dronunun ormanı sardığını haber veriyordu. Sahte Alexander, yüzünde memnun bir ifadeyle konuştu.
“Sanırım misafirlerimiz geldi. Ellie’nin çağırdığı güvenlik sistemi, artık kimseyi ayırmadan saldıracak. Beni yok etmek istiyorsanız, kendinizi de feda etmeye hazır olun.”
Ellie, şok içinde bağırdı. “Hayır! Ben onları sadece saldırganı etkisiz hale getirmesi için çağırdım!”
Mira, silahını sımsıkı tuttu. “Hepiniz susun!”
---
Bir karar alınması gerekiyordu ve Mira derin bir nefes aldı. Bir yandan sahte Alexander’ın Evre’ye tehdit olduğunu biliyordu, öte yandan Ellie’nin kontrolsüz planları işleri daha da kötüleştirebilirdi. Alexander’ın ise kime sadık olduğu hâlâ belirsizdi.
Sonunda Mira, silahını yavaşça yere indirdi.
“Evre’nin özgürlüğünü savunduğunu söylüyorsan, bunu kanıtla,” dedi sahte Alexander’a. “Ama eğer bu sadece bir manipülasyonsa, seni durdurmak için elimden geleni yapacağım.”
---
***
Tam o sırada güvenlik dronları içeri girdi. İlk hedefleri, sahte Alexander oldu. Ancak sahte Alexander bir anda harekete geçerek dronların kontrol sistemlerini ele geçirdi. Dronlar, Ellie’ye doğru dönüp hedef alırken Mira, hızla Ellie’yi yere çekti.
Alexander bağırdı. “Bu savaş kontrolden çıkıyor! Mira, bir şeyler yapmalıyız!”
Mira, zihninde bir kararın doğduğunu hissetti. Sahte Alexander’ın sunduğu “özgürlük” ile Evre’nin gerçek amacı arasında sıkışmıştı. Ama bir şey kesindi: Bu kaos, bir sonuca ulaşmalıydı.
---
Evre’nin hologramı bir kez daha Mira’nın bileğinde belirdi. Bu sefer sesi daha netti: “Mira… beni kurtarmanın bir yolu var. Ama bunun için kendimi sıfırlamam gerekiyor… ve bu süreçte ya ben yok olacağım ya da sahte Alexander.”
Mira’nın kalbi sıkıştı. “Evre, bunu yapma! Seni riske atamam!”
Evre ise kararlıydı. “Bazen özgürlük, feda etmeyi gerektirir. Seçimini yap, Mira.”
---
***
Mira, Evre’nin sözleriyle baş başa kalırken, kararının yalnızca kendisini değil, Evre’yi ve dünyayı da değiştireceğini biliyordu. Sahte Alexander mı yok edilecekti, yoksa Evre’nin kendisi mi?
Ve Mira, elleri titreyerek son adımını attı. “Evre… bana güven. Seçimini birlikte yapacağız.”
- Writer
