Akşam çıktığımız yola sabah saatlerinde ancak ulaşmıştık. Abimin sabaha doğru attığı mesajı bir tek Fırat görmüştü. Mesajı gördüğü andan itibaren arabayı daha hızlı kullanmak istesede yollar kesinlikle buna izin vermiyordu. Malesefki Gülbahar'ın bebeği dünyaya ölü olarak gelmiş. Bunu duyunca gerçektende çok üzüldüm, her ne olursa olsun o günahsız bir bebekti. Abimin gönderdiği konuma yani hastaneye geldiğimiz de abimi resmen yıkılmış bir şekilde görmeyi beklemiyordum. Bizi kapıda karşılamış ve olanları bana anlatıyor gibi herkesin duyacağı bir şekilde konuşmuştu. "Gülbahar şuan yoğun bakımda, doğum esnasında çok kan kaybetmiş ve malesefki bebekte ölü doğdu." dediği anda Fatma teyze koluma tutunup "Kızımı görmek istiyorum, ne olur beni yanına götür." dediğin de abim "Beni takip edin." diyer