Özür

1093 Words
Selamun aleyküm 🍂🍂 Keyifli okumalar...🍭🍭 -Ne? Yanlış duyuyorum galiba bu mahlukat benden özür mü diledi? Resmen bugün kendime şoklardan şok beğeniyordum. Adam önce teşekkür etti sonra da özür diledi. Kesin kulaklarım yanlış duyuyor. Buradan çıktığım gibi hemen KBB uzmanının yanına gitmeliydim. Kesin kulaklarımda problem var. Derken yanımdaki mahlukat bir daha konuşmaya başladı. -Özür dilerim. Öncelikle dedemin ameliyatından sonra size herkesin içinde bağırıp dedemle ilgilenmemenizi söyledim. Sonra haksız olmama rağmen benim yüzümden az kalsın tutanak yiyerek mesleğinize zarar verecektim. İşler ve dedemin durumu falan derken çok kötü günler geçirdim. Mantıklı düşünemiyordum ve size patladım. Kusura bakmayın ve tekrar özür dilerim. Lütfen özrümü kabul edin. Heyt be bu kulaklar bu adamdan bunları da mı duyacaktı? Herhalde asansör de uyuya kaldım ve bunların hepsi birer rüya. Yoksa böyle birşeyin açıklaması olamaz. Ben yine kendi içimde savaşırken yanındaki mahlukat bir daha öksürdü. Adama cevap vermediğimi işte o zaman anladım. Hemen kendimi toparlayıp mahlukata döndüm. -Özür dilenecek bir durum yok. Siz kötü günler geçiriyordunuz ve birine patlamanız gerekiyordu ve bu şanslı (!) kişi de ben oldum. Hem bu tarz durumlara alışkınız sizden daha cins insanlarla muhattap oluyoruz gün içinde. Yemin ederim bugün söylediğim yalanları ömrü billah söylemedim. Daha iki gün önceye kadar adamı öldürsem kaç yıl yerim hesaplaması yapıyordum. Şimdi ise yok önemli değil diyorum. Kızım kimi kandırıyorsun. Şu an utanmasam elime megafon alıp bu mahlukat benden özür diledi diye anons yaptıracaktım. -Şu an mütevazice davranıp beni iyice mahcup ediyorsunuz. Lütfen özrümü kabul edin. -Dediğim gibi önemli değil. Kendinizi kasmanıza gerek yok. Karşılıklı olarak birbirimizden helallik alalım. Bu konu da burada kapanmış olur. Hem bir daha birbirimizi göreceğimizi sanmıyorum. -Yaptıklarım için özür diliyorum. Hakkınızı helal eder misiniz? -Helal olsun , eğer benim de sizde bir hakkım varsa siz de helal edin. -Helal olsun... Ama son dediğiniz şeye katılmıyorum. -Anlamadım? -Hani dediniz ya bir daha görüşmeyeceğiz diye işte o biraz zor. Sonuçta baban ve ağabeyin ile ortak bir projemiz var. Eeee bu projenin hazırlık aşaması, geliştirilmesi derken sürekli görüşeceğiz. -Sizin de söylediğiniz gibi ikisiyle görüşeceksiniz. Beni ilgilendiren bir konu yok. Diyerek konuşmamı bitirdim zaten o sırada asansörün ışıkları yanmaya başladı ve asansörden hareket ettiğine dair ses geldi. Bu sırada ikimizde ayağa kalkıp üstümüzü düzelttik. Kapı açıldığı gibi dışarı çıktım ki arkamdan daha çok kendi kendine söyleniyormuş gibi bir şeyler söyledi. -Elbet birgün, Yeşim Kayabeyli elbet birgün yollarımız kesişecek ama başka türlü. Allah'ım bu adam neler söyledi öyle. Teşekkür etmesi yetmedi özür diledi derken şimdi de yollarımız tekrar kesişecek diyor. Yok artık bu adamın niyeti farklı mı? Yok ya ben o defterleri kapattım. Bunlar hep Aslı'nın halt yemesi. Dün gece öyle konuşunca ben de şimdi bu mahlukatın konuşmalarından saçma sapan şeyler çıkarıyorum. Ahhh Aslı seni bulduğum yerde parçalayacağım kızım. Kendime gelmek için önce giriş kattaki lavaboya gidip elimi yüzümü yıkayıp aynadan kendime baktım. . Ortalama üç dakika kadar aynada boş boş kendime baktıktan sonra şalımı düzelterek lavabodan çıktım. Arabama binerken mahlukatı elinde çay bir ileri bir geri sanki koğuştaymış gibi yürüdüğü gördüm. Arabamın önüne geldiğim de kafamı bir daha kaldırdım, kaldırmaz olaydım. Mahlukatla göz göze geldik ve o bana gülümseyip tekrar yürümeye devam etti. Şu an karanlıkta olmamıza rağmen kızardığıma yemin ederim ama ispatlayamam. .... Arabaya bindiğim gibi gaza basarak hastaneden çıktım. Kırk dakika sonra eve vardığımda üstümü değiştirip alt kata evdekilerin yanına indim. Suna abla evine gittiği için annem bana mutfakta yiyecek bir şeyler hazırlamıştı. Yemeğimi yedikten sonra babamların yanına geçtim. Okan odasında ders çalışıyormuş annem üçümüze kahve yapınca beraber oturmaya başladık. Annemle babam şu meşhur projeyi konuşuyorlardı. Onlar biraz daha konuştuktan sonra babam müsaade isteyerek bizi anne kız yalnız bıraktı. Annemle konuşurken anladığım kadarıyla annemin hastanede olanları bildiğini anladım çünkü annem bir ara ; -Yusuf Bey hastaneden çıkınca ailecek ziyarete gidelim. Hem adam Yeşim senin hastanmış. Niye söylemedin bize? -Anne ben adamın sadece ameliyatına girdim. Benim hastam falan değil. Ayrıca gören de her hastamı evde ziyafete gidiyorum sanacak. Hastam olsa bile benim orada ne işim var Allah aşkına? -Kızım ne dedim sanki. Babanlar hem İdris ile önceden de tanışıyorlar. Bir kaç projeyi ortak yürütmüşler. Hem ne olacak İdris'in eşinin ismini daha önce duymuştum. Bu vesile ile tanışmış oluruz. Hem belki bu tanışma başka boyutlara evrilir. Belki dünür oluruz kim bilir. -Anne yeter artık. Ben de diyorum ki annenle konuşurken konu ilk defa evlilik muhabbetine nasıl gelmedi diye düşünüyordum. Meğerse konuyu zaten oraya bağlayacakmış benim haberim yokmuş. Daha kaç defa söyleyeceğim istemiyorum. İstemiyorum. -Kızım bak yanlış anlıyorsun. -Yanlış falan anladığım yok eğer burada yaşamam sıkıntı ise ayrı ve çıkarım ya da yıllar önce gitmediğim yurt dışına şimdi gidebilirim. -Kızım konuyu nasıl buraya bağladın anlamıyorum. Ben sadece senin iyiliğini istiyorum. -İsteme anne benim iyiliğimi isteme. Bu sefer yine aynı şeyleri yaşasam ne olacak? Bu daha aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Anlamıyor musun kendimi hazır hissetmiyorum. Kimseye güvenmiyorum. Tekrar böyle bir yola girmeye hazır değilim. Ağlayarak yerime oturdum. Şu iki haftadır yaşadıklarım derken, bugün olanlar derken artık dayanamayıp patlamıştım. Annem yanıma gelince ona sarılıp ağlamaya devam ettim. Yorulmuştum ama fiziksel anlamda değil mental olarak yorulmuştum. Annem sırtımı sıvazlarken bir yandan da; -Özür dilerim kızım bir daha bu konuyu açmayacağım söz veriyorum. Burnumu çekerek anneme baktım. -Söz mü? -Anne sözü. Diyerek tekrar bana sarıldı. Biraz daha oturduktan sonra annemle ayaklandık. Çünkü annem sırtımı sıvazladığı için uykum gelmişti ve annem biraz daha devam etse orada uyuyabilirdim. Odama çıktığım gibi abdest alıp yatsı namazını kıldım. Hani dakikalar önce gözlerimden uyku akıyordu ya. Şimdi uyku namına ben de birşey yok. Boş boş yatak da uzanırken aklıma şu iki gündür yaşadıklarım geldi. Ben bu adam yüzünden nerdeyse tutunak yiyecektim. Son anda yırtmıştım. Dün önce babamların yeni projelerindeki ortakları olduğunu öğrendim. Akşam Aslı ile konuştuklarımız aklıma geldi. Acaba nefretten doğan aşk hikayesi mi , yok daha neler Yeşim adam özür diledi diye kafanda neler kuruyorsun. Hem adam dün babamları görene kadar her gördüğü yerde bana iğrenç bir varlıkmışım gibi bakan o mahlukatın ta kendisiydi. İnsan bir gün de değişmez ki canım. Adam hastanedeki konunun babamların kulağına gideceğini ve işinin bozulacağını düşünüp özür diledi belki de. Resmen adamın asansörden çıkarken söylediği şeylerle kendi kendime gelin güvey oldum. Bence tek suçlu ben değilim önce Aslı sonra annem aklıma saçma sapan şeyler sokup zihnimi bulandırdılar. Yani mantıklı düşünce bu adam kim ben kim. Bu kadar düşünmek bana iyi gelmedi oradan oraya atladım resmen. En son kendi kendime öğütler vermeye başladım zaten. Kendine gel Yeşim kariyerin herşeyden önemli. Geçmişi düşün, yaşadıklarını düşün. Hayatına kimseyi alma. Birini alınca olanları gördün. Bir kere kariyerini geri plana atınca olanları düşün. Kimseyi ama kimseyi hayatına alıp tam merkezine oturtma. Önemli olan sensin. Kimin ne dediğini umursama diye diye hem kendime öğütler verdim hem de kendi kendimi gaza getirdim. En son kendi kendime konuşurken uykuya dalmıştım. 🍀🍀🍀
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD