SİDRA Telefonu kapattığımda Alper, “Ağlıyor muydu o?” dedi. “Kötü bir şey yoktur inşallah” Şimdi ona Sude’nin hamile kaldığını, Kayra’dan doktor için para istediğinde senin sorunun, beni ilgilendirmez dediğini Alper’e anlatamazdım ki. Konuşmaktan kaçınarak “Biraz özel bir konu, sana anlatmazsam beni anlar mısın?” dedim. “Sadece merak ettim sevdiğim. Konuşmak zorunda değilsin.” Deyip elimi tuttu. “Benim yapabileceğim bir şey olursa, haberim olsun” Eve döndüğümüzde tek düşündüğüm şey uyumaktı. Alper doktoru arayıp randevumuzu bir sonraki güne ertelerken üzerimi değiştirip yatağa yattım. Behram ağanın cenazesinden dönmüştük, ailem perişan haldeydi ama benim aklım Sude’deydi. Telefondaki hıçkırıkları hala kulağımda çınlıyordu. Onu uyarmamıza rağmen aşık olduğu çocuğun gerçek yüzünü göremem