When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Arkamızdan gelen insanlara kafamı çevirip bir göz attığımda annesi de vardı. Kadın demek ki bizimle beraber yolculuk etmişti. Ve ben bunu yeni anlıyordum. Benden gözlerini kaçırsa da kendisine edecek iki çift lafım vardı elbet. Sadece zamanını bekliordum. Şuan tedirgin halde Ardil'in yanında yürürken, avucunun içindeki elimi biraz daha sıktım. Celladım olmaya yemin etmiş bir adamdan güç almak istememde beni aptal yapar mıydı ? Aslında aptallık öte korkaklıktı. Başıma gelenlerden sonra tahmin ettiğim tek gerçek vardı ki bu konakta beni kolay bir yaşam beklemediğiydi. İçeri girmemizle avluda biriken insan sayısı giderek artmaya başladı. Ben artan kalabalığı dikkatle incelerken Ardil'in annesi yanıma geldi ve elini koluma attı. Tedirginliğimi hissediyor olmalıydı. Ama ben onun yardımını da