When you visit our website, if you give your consent, we will use cookies to allow us to collect data for aggregated statistics to improve our service and remember your choice for future visits. Cookie Policy & Privacy Policy
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Agir anlık bir kararla böyle bir şey yapmıştı, ve bundan vazgeçmeye niyeti yoktu. Madem Hera yeni bir hayata başlayacaktı, o zaman bu onun da hakkıydı. Daha sonra bunu vicdan azabını çekse de girdiği yolun geri dönüşünün olmadığını fark etti. Hera kapatıldığı konakta ailesinin kendisi gelin vermesini bekliyordu, hiçbiriyle de konuşmuyordu gerekmediği sürece. Bütün gün pencerenin önüne oturup hayallere dalıyordu, aklına Agir geldikçe ağlama krizlerine giriyordu istemsizce. "Canım al Allah'ım, ben bu acıyı kaldıramayacak kadar güçsüzüm!" Her gün aynı duayı ediyordu ölmek için. Ama ona biçilen kader çok farklıydı, Hera yaşarken ölecekti. İkisi de acı içinde kıvranıyordu, biri sevdiği adam kurtarmak için çalışırken diğeri bundan habersiz yeni bir hayat kurmaya çalışıyordu. "Madem böyle