BERKAY Yirmi dördümdeydim onu ilk gördüğümde. İlk ala gözleri miydi beni kendine çeken yoksa minik gamzesini ömrüme seren tebessümü müydü hatırlamıyorum. İlk görüşte aşk safsatasına o yaşıma kadar inanmıyordum inanın. Hep derlerdi bir gördüm ayaklarımı yerden kesti diye. Benim ayaklarım yerden kesilmemişti aksine olduğum yere çivilenmiş gibi hissetmiştim. Kalbim gümbür gümbür atmamış adeta durmuştu. Midemde kelebekler de uçuşmamıştı. Bir kramp girmişti ki sormayın. O rüzgar gibi abisiyle birlikte yanımdan geçmiş, ben nihayet o rüzgarın etkisiyle nefes almayı başarmıştım. Öyle güzelliği aklımı başımdan aldı diyeceğim bir güzelliği yoktu. Aklım başımdan gitmişti ama sebebi öyle güzellik falan değildi. Sesindeki o heyecanlı tını, yüzündeki çocuksu coşkulu ifade, o minik gamzesi ve ala gözle