FİRUZE “Ayrılık vakti geldi ha?” Yağız’ın bebeğinin direksiyonuna son kez geçmiş, Yağız ve kardeşiyle buluşmak için yola çıkmıştım. On günde alışmıştım altımdaki arabaya. Hoş arabanın kendisi daha satın almadan bile insanı kendine alıştırabilirdi. Yine de bu kadar vakit geçirebildiğime şükretmek lazımdı. Arabanın hala ben de olmasının sebebi hoş şeyler olmasa da nihayetinde bendeydi işte. Tıpkı hayalini kurduğum gibi formula pistinde tozumuzu attırmıştık. Her gün fırsat buldukça bir iki saat piste gitmiş, normal yolda ulaşmayacağım hızlara ulaşmıştım. Kuş olup kanat takmış kadar mutluydum. Her güzel şeyin bir sonu vardı bu bebekle ayrılık vaktimiz gelmişti. Abime yakalanmadan bu on günü atlatabildiğim için kendimi ayrıca tebrik etmem lazımdı. Sözleştiğimiz kafeye geldiğimde arabayı pa