AKASYA “Bu adam kimdi?” diye sordum Filiz’e bana bağıran adamı kast ederek. Ne diye bağırdığını bile anlamamıştım. Hele masaya vurması aklımı başımdan almıştı. Toprak’ın da şahit olması hiç hoş olmamıştı. Umarım içeride adama kim olduğumu söylemiyordur. “Burhan ustanın yardımcısı. O da usta gibi bir şey işte ama hiç bağıran biri değildir normalde,” dedi biraz önceki şahit olduğu manzarayı kast ederek. “Adamın eşref saati bana denk geldi demek,” diye mırıldandım kendi kendime. Bağırmasını hak edecek bir şey de yapmamıştım halbuki. Ne yani kafamı bile kaldırmayacak mıydım makineden? Nefes almak falanda mı yasaktı? Toplama kampında mıydık? “Lavabo nerede?” diye sordum Filiz’e. “Lavaboya gitmek de yasak değildir herhalde?” “Şurası,” dedi eliyle koridorun sonunu işaret ederek. “Yasak deği