AKASYA Toprak’ın beni yanlış anlamasının üstünden tam tamına yedi gün geçmişti. Birkaç kez daha konuşmayı denediysem de pek oralı olmaması benim de öfkelenmeme neden olmuştu. Adı defalarca kez başka kadınlarla anılan adam, ağzımdan yanlışlıkla çıkan bir söz için beni yargılıyordu. Hem de anlamadan dinlemeden. Tıpkı küçük bir çocuk gibi trip atmasına daha fazla dayanamamış ben de onunla iletişim kurmayı kesmiştim. Keyfi bilirdi. İstediğini düşünebilir, istediği gibi konuşmamaya devam edebilirdi. Bu arada tüm kış ve bahar boyunca emek verdiğimiz fındık bahçelerinin mahsullerini toplama zamanı gelmişti. Üç gündür sözleşmiş gibi birlikte bahçeye gidiyor, fındığımızı topluyor ve tek kelime etmiyorduk. Aslında bu çok tuhaftı. Çünkü genelde aşık insanlar konuşmadan anlaşmayı başarabilirdi. Biz