Elimi kendi elleri arasına hapsederken hala bulutların üzerinde gibiydim. Üzerimdeki hırkaya biraz daha sarılıp boşta kalan elimle ıslak saçlarımı yüzümden çektim ve açtığı kapıdan içeri girdim. Hızla bana döndüğünde şaşkınca ona baktım daha sonra beni tekrar kolları arasına almasıyla gülümseyip beline sarıldım. "Hep bu kadar uzağımda ol hep bir nefes uzağımda" diyerek alnını alnıma yasladığında bulunduğumuz duruma inanamıyordum. Gözlerimi bir kez açıp kapattım onaylar anlamda. Belimden sıkıca kendine çekti ve son kez sarıldıktan sonra asansöre sürükledi. Gerçekten sürükledi çünkü bacaklarıma hareket etmeleri için gerekli komutu veremiyordum. Asansör yavaş yavaş yukarı çıkarken Acarın beline sarılmış kafamı göğsüne yaslamıştım. Kalp atışları benimkiyle yarışacak gibiydi ama benimki açık