Afik 34. Bölüm

1127 Words
Selamun aleyküm 🍂🍂 Keyifli okumalar...🍭🍭 -O beklediğin üç kelime ağzından çıkmayacak Begüm. Sen benim karımsın. -Sen bilirsin... Ailene ister gerçekleri söyle ister hastalığımı bahane edip ayrılmak istediğimi söyle. Bu saatten sonra hiçbir şey umrumda değil. Senden tek isteğim ailene söyle varsa üzerlerinde bir hakkım varsa helal etsinler. Annen ya da diğerleri bir gün bile kalbimi kıracak, gücendirecek bir harekette bulunmadılar. Her zaman sevgi ve saygıyla yaklaştılar. Annen Aslı'dan ayırmadı beni. Onlara çok şey borçluyum. Benden yana helal olsun. Oturduğum yerden kalkınca Doruk da bir şey söylemeden kalkmıştı. -Her ayrılık iyi bir vedayı hak eder Doruk. Aramızdaki mesafeyi sıfıra indirerek Doruk' un ellerini tuttum. Doruk' un elleri saçıma değince başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım. -Beni sayısız kez çok mutlu ettin. Güzel günlerimiz için teşekkür ederim. Her şeye rağmen iyi ki yollarımız keşişmiş. Ellerini bırakıp yanaklarına çıkarmıştım ellerimi. Beklemeden uzanıp dudaklarımı dudaklarının üstüne kapattım. İkinci ve son öpücüğümüzü Doruk' un dudaklarına kondurup geri çekildim. -Elveda sevgilim. Sensiz bu aşka elveda Ağlasam da yansam da Dayanırım inan yokluğuna Hatalara elveda Hasret vurunca bin parça Yalnızlığım boşlukta Alev alev yansın Dudaklarım öp beni son defa Her sevda bir veda bin ceza O son bakıştaki dumanlı gözler Mahkum olan o son bir kaç damla Hesap sorar sana sana Yalvarırım sana Ben ağlarken Sen ne olur bakma Dayanamam inan Ellerimde bu siyah güller Hasret acı verse yine de Elveda veda Doruk ' u parkta bırakıp gerisin geri evin yolunu tutmuştum. Bu sefer evden iyice uzaklaştığımı bildiğim için çağırdığım taksiye binmiştim. Eve geldiğim de Özge'yi görememiştim. Belli ki işlerini halledememişti. Hem acıkmıştım hem de kafam dağılsın diye mutfağa girdim. Dolaptan çıkarttığım yiyeceklerle halis munis Türk yemeklerini yapmaya başlamıştım. Akşam Irmak da geleceği için üç kişilik yapmıştım yemekleri. Mercimek çorbasını yapıp fırına da köfte, patates atarak biraz da pirinç pilavı yapmıştım. Salata da yapıp mutfaktan çıkmıştım. Tatlı yapacak gücüm kalmamıştı maalesef. İnşaallah Özge akıl eder de tatlı alıp gelirdi ya da Irmak kafesinden eli boş gelmezdi. Yoksa kuru kuruya çayımızı içerdik. Odaya geçip bornozumu alarak duşa girmiştim. Herkesin yanında güçlüyüm imajı seriyordum. Ama artık güç namına bir şey kalmamıştı bende. Üstümden su akıp giderken gözyaşlarım da usulca akıp gidiyordu. Severken ayrılmak zordu. Zordu zor olmasına ama böyle olmak zorundaydı. O yalan söylemişti. Ben de yalan söylemiştim. Skoru eşitledik mi şimdi? En çok zoruma gidense ya hiç hatırlamasaydım beni iki yıldır kandırdığı gibi kandıracak mıydı? Doktor kontrolümden sonra söyleyeceğini söylemişti ama söylemeyecekti bundan emindim. Doruk' u tanımıştım iki yılda. Suyun altında dura dura titremeye başlayınca durulanıp çıkmıştım banyodan. Odaya geçip üstüme rahat bir şeyler geçirerek başında havlu ile salona geçtim. Koltuğa uzanıp televizyonu açarak kanallar arası zap yaparak sonunda bulduğum eğlence programında durdum. Ekrandaki insanlar gülüp, eğlenirken aklım sürekli parkdaki ânlara kayıyordu. İkidir Doruk' u öpüyordum. Hem de dudağından. Muhtemelen imam nikahı kıyılmadan önce Doruk' u öpsem önce ufak çaplı bir kalp krizi geçirir sonra da topuğumdan vururdu beni. Sahi ne demişti o? Ben o üç kelimeyi söylemezsem boşanmayız mı demişti? İyi de resmi nikah kıyılmamıştı ki. Nasıl evlenmiş olabilirdik ki. Oflayıp yerimden kalkarak Özge 'nin odasına geçerek laptopu alarak gerisin geriye salona geçtim. Arama motoruna imam nikahı ile ilgili yazılar yazdım. Önüne düşen bilgileri okumaya başladım. Hangi hallerde dini nikâh düşer? Nikah, erkeğin eşine “boş ol” kelimesini kullanmasıyla, eşlerden birinin dinden çıkmasıyla ve mahkeme yoluyla boşanmakla düşer. 6 ay ayrı kalınca nikâh düşer mi? Birbirleriyle uzun süre görüşmeyen eşlerin nikâhları zarar görür mü? Nikâh, ya boşanmak ya akdin feshi veya ölümle sona erer. Bunlardan biri olmadıkça eşlerin uzun süre ayrı kalmaları nikâhlarına herhangi bir zarar vermez. Dini nikâh kadın tarafından nasıl bozulur? Kadın eşine kendisinden boşanmak istediğini söyleyebilir ve eşi de buna yönelik boşanma teklifinde bulunabilir. Eğer kocası bu teklifi kabul eder ise karı koca boşanabilirler. Nikah, erkeğin eşine “boş ol” kelimesini kullanmasıyla, eşlerden birinin dinden çıkmasıyla ve mahkeme yoluyla boşanmakla düşer. Hangi sözler dini nikahı düşürür? Nikahı bozan şeyler talak, yani boşanma ile ilgili şeylerdir. Sarih yani açık ifadelerle, kinaye yapmadan, “seni boşadım”, “boşun”, “artık benim karım değilsin”, “babanın evine git”, “ben senin nikahlın değilim”, “ben seni zaten hiç sevmedim ki”… Eğer bunları boşanma niyetiyle söyledim diyorsa boşanmış sayılır. İmam nikahı düşünce tekrar kıyılır mı? Dinen boşama üç kere ile sınırlandırılmıştır. Birinci ve ikinci boşama sonrasında eşlerin yeniden bir araya gelme imkânı vardır (Bakara, 2/229). Kişi ric’î (dönüşü olan) talak ile boşadığı eşine, iddet süresi içinde nikâha gerek kalmadan, iddet süresi bitmiş ise yeni bir nikâh akdi ile dönebilir. Ekranda beliren yazıları olduğumda şok olmuş bir halde geriye yaslandım. Ben resmi nikah kıyılmazsa dinî nikahın bir hükmü olmaz sanıyordum ama öyle değilmiş meğer. Doruk haklıydı. Üstümdeki şaşkınlığı aramamışken zil çalmıştı. Yerimden kalkıp kapıyı açtığımda Özge ve Irmak 'ı görmüştüm. -Kızlar hoşgeldiniz. -Hoşbuldukkkk. Kızların ayakkabılarını çıkarmaları ile içeriye geçmiştik. Onlar elini, yüzünü yıkamaya giderken ben de mutfağa geçerek yemeklerin altını yakarak masayı kurdum. İkisinin gelmesiyle oturup yemeğimizi yemiştik. Yemekten sonra Irmak yakınlarda gördüğü patisseriye giderek tatlı alıp gelirken Özge de mutfağı toplayıp çay demlemişti. Irmak geri gelince ona pijama takımı vermiştim. O da pijamalarını giyinip geldiğinde salonda yere oturduk. -Anlat bakalım ne konuştunuz ? Taaa ameliyat olmadan önce Doruk ile aramızda geçen konuşmadan tut bugün aramızda geçen konuşmaya kadar her şeyi anlattım ikisine. Öpme kısmını es geçerek tabi. Ha bir de Çan, Ali ve Miray'ın da bildiğini anlatmıştım. Özellikle Can'ın bildiğini de söylemiştim. Çünkü Özge' nin Can ile yeni başlayan bir arkadaşlığı vardı. Can'ın bir zararı olmamıştı bana. Her zaman bir ağabey edasıyla yaklaşmıştı. Can'ın bildiğini söylemem ise sadece aralarında yalan, dolan olmamasını istediğim içindi. -Oha ya. Kaç gün trip attım sana. Bana sevgilini anlatmıyorsun diye. Meğer sevgilin olmadığı için anlatmıyormuşsun. Doruk ağabeye bak sen. Durup durup iki kere kendine âşık etmiş. Valla takdir ettim. -Tek takıldığım nokta bu mu Özge? Beni kandırdı. Bana yalan söyledi. -Eee sen de herkese yalan söyledin. Adam kaybetme korkusuyla sana söyleyememiş. -Begüm onu boş ver de ben başka bir şey söyleyeceğim. Sen Doruk ' a iki yıl Fransa da kalacağım demiźsin. Eee yolda buraya gelirken Özge haftaya döneceğini söyledi. -Evet döneceğim. Doruk bu detayı bilmese de olur. FLASHBACK -Hayır. Kabul etmiyorum böyle bir şeyi. İki hafta git kardeşinle kal, sonra geri dönüyorsun. -Anne... -Sus Begüm. Senin sandığın gibi iki yıl sonra geri dönme durumun yok. Fransa da tıp eğitimi 6 yıldan başlayıp 9 yıla kadar sürüyor. Dört, beş yıl seni başka ülkeye göndererem. Git kafanı dağıt, sonra da dön. -Anne o okulda okumak istemiyorum. -Tamam, yatay geçiş yap. Ankara veya İzmir'e git ama Fransa'yı unut. -Tamam. -Annem yatay geçişle ilgili işlemleri halletmiş. Döndüğüm gibi Ankara'ya gideceğim. Aşk, meşk işlerini rafa kaldırıp mezun olacağım. Sonra da Tus ' a katılacağım. -Sonra? -Sonrası yok. Kariyerime odaklanacağım. Doruk ' u unutacağım. -Begüm yarım kaldınız. Birbirinizi severken hikayenizi yarım bırakıyorsunuz. Birbirinizi seviyorsunuz. İkinizin de geçip gidecek günlerine yazık değil mi? 🥀🥀🥀
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD