En mutlu olduğum günü bugün ilan edebilirdim. Sessizlik iki yanımızdaydı ama biz yan yanaydık. Bu her şeyin üstesinden gelirdi. Hala kafam göğsünde onun kolları arasındaydım. Çıkmaya da niyetim yoktu. Arada kafasını eğip saçımı öpüyor, ellerim yüzümde, saçımda dolanıyordu. Sanırım o da benim gibi gerçekliğinden emin olamıyordu. Derin bir nefes daha aldım. Kokusunu bu kadar solumak hem bayram hem cenazeydi. Evi şu zamana kadar çatısı olan dört duvar bilirdim ama Fatih bunların tam zıttıydı ve ben yanında, göğsünde evimdeymişim gibiydi. “İlk kiminle konuşmak istersin? Ailenle mi yoksa Zeynep ile bizimkilerle falan mı?” Anında sorusuna döndüm. Haklı ve mantıklı bir soruydu ama cevabım ikisi de değildi. “Abimle. Eminim kendini suçluyordur onun bir suçu olmadığını bilmesi gerek.” “Bu y