Azra Bedenim yorgundu. Midem resmen bulanıyor ve beni çok rahatsız ediyordu. Her ne kadar gözlerimi açmak istemesem de göz kapaklarım kontrolüm dışı açılmıştı. Bulunduğum yerin hastahane odası olmadığını anlamak çok zor değildi. Bu oda, Bora’nın odasıydı. Buraya nasıl gelmiş olabileceğimin düşüncesi ile panikleyip, yataktan doğrulmamla yatağın karşısındaki koltukta, elinde bir bardak içki ile duran Bora'nın ateş saçan gözleri ile karşılaşmam bir oldu. Öfkeliydi. Gözleri öfke, nefret kusuyordu suratıma. Sadece beni öldürmek istercesine bakıyordu. Donuk, şaşkın ve bir o kadar da panik halim ile "Buraya nasıl geldim?" diyebildim. Bora, içkisinden bir yudum alıp, "Gözlerinizi nerede açmayı bekliyordunuz Azra hanım?" diye kendi sesinden çok uzak bir ses tonu ile sorduğunda, aklıma gelen şey