Geçmiş bir hayalet gibiydi. Ölü gibi görünür bitmiş gibi durur ama zamanı geldiğinde girdiği toprak altından çıkı verir. Menekşe için de öyleydi. Geçmiş dediği karşında duruyor kendi gibi mavi gözlerin içindeki duyguları bir bir seçebiliyordu. Babası demir kapının diğer tarafında dolu dolu olan gözleri ile ona bakıyor titreyen sesiyle "Kızım" diye sesleniyordu. Hareketlenen korumaları fark eden Agatha "Sorun yok. Lütfen beyefendiyi içeri alın" deyip yaprak gibi titreyen kızın iyi olduğundan emin olmaya çalıştı. Açılan kapıdan içeri giren adam hızlı ama yorgun adımlarla kızına doğru yaklaştı ve tam karşısında durduğunda çizgilerle dolu göz kenarlarından bir damla süzüldü. Genç kız çoktan ağlamaya başlamıştı. Hormonları yine devreye girmiş tüm direncini alt üst etmişti. Adam gözyaşlarına