AYVAZ’DAN… “Hadi sevgilim içeri girelim” dedim. Kolumun altındaki valiyi sürüklerken. Kalabalık kendi arasında konuşuyordu ve sanırım uzunda bir süre daha konuşmaya devam edeceklerdi. “Ben bu nikaha inanmıyorum bu işin peşini bırakmam” dedi Ağa. “Seni akşama özel davetli olarak bekliyorum” dedim omzumun üzerinden. “Ne halt ediyorsunuz albayım?” sesi kadar bedeni de titriyordu. “Yürümeye devam edin sayın valim.” Ağa yeniden bağırdı. “Bu kadın bana söz verdi. Sözünü tutmasını bekliyorum” “Senin ben” diye dönecek oldu sıkıca tuttuğum için hamle yapamadı. Yüzüne baktım. “Bana bırak” kaşları çatılmıştı. Yeniden Ağanın yanına adımladım. Kalabalık dikkat kesilmişti. Burnundan akan kan yetmemiş anlaşılan. Tuttum bir kafa daha attım. Yeniden silahlar çıktı. Tahsin Akıncıya “Akıncı kımıld