Liya
Ben özgüvensiz mi yoksa özgüvenli bir kız mı olduğumu anlayamıyordum. Bazen aynada kendimi çok güzel buluyordum. Bazen de kendimi herkesle kıyaslarken buluyordum. Bir de annem vardı. Beynimde hep sesi yankılanıyordu. Karşımdaki kıza bakıp annemin ne diyeceğini düşündüm. Bu kız yemek yemiyordur. Şu kızın beline bak, senin tek memen kızın kafası kadar. Hergün o dolmaları yersem sen de dolma gibi olursun. O dolma tabağında ince sarılmış bir sarma sen ise bir patlıcan dolmasısın derdi. Canım da çekmişti. Yine de odaklanamıyordum. Karşımdaki kıza bakıyordum sadece.
Mirzanın bana köle gibi davranıp hemen arkamdan kızı koynuna almasına şaşmamak lazım. Tabi ben de olsam onu tercih ederdim. Kız tablolarda bulunun nazik bir yüze ve fiziğe sahipti. Bana sinirle bakıyordu. Yasin beni toplantı
