Güneşin yeni doğarken gökyüzüne yaydığı kızıllığının odanın camına yansımasını yeni açılan gözleri ile başını koyduğu mükemmel saklı göğsünden izleyen Alev, şu anın birkaç saniye sonra bozulması gerektiğini düşündükçe kalbinin içinde öldüğünü hissediyordu. Böyle anların sadece izlediği romantik filmlere özel bir sahne olduğunu düşünmeden de edemiyordu. Yani bundan bir kaç gün öncesine kadar, hatta bir gün önceye kadar bir adamın göğsüne güvenle başını koyup sabaha kadar sadece uyuyacaını ona biri söyleseydi eğer kesinlikle kahkahalar ile gülerdi. Çünkü gür bir kahkaha atılacak kadar komik bir söylem olurdu. Fakat, şu anda her kadının tek bir bakışı ile delirtebilecek adamın kollarında uyuyordu. üstelik ona sarılmış ve başını göğsüne yerleştirmişti. Bu bir rüya falan olmalıydı. eğer öyleyse