Tugay'ın beni fazlasıyla heyecanlandıran o tatlı öpücüğünden sonra ikimizde susmaya yemin etmiş gibi tek bir kelime bile etmemiştik. Uzunca bir süre hiçbir derdimiz yokmuş gibi sallanmıştık hamakta. Ne o kendini benden kaçırmıştı ne de ben kendimi ondan. Birbirimizi sorgulamayı bırakıp sarılarak bedenlerimizi ısıtmıştık. Hamağın hafif hafif sallanışıyla kendini daha net hissettiren rüzgar ve Tugay'ın beni sarmalayan kolları... Uykuya dalmadan önce hatırladığım ve algılayabildiğim tek şey bunlar olmuştu. Hepsi, benim milyonlarca düş bulutumdan birinde yaşanmış ve bitmiş gibiydi. Güven duygusunu iliklerime kadar hissettiğim, huzuru sonuna kadar tattığım ilk uyku onun kolları arasında, basit bir hamak üzerinde olmuştu. Yer, zaman ya da olay önemli değildi benim için. Hissettiğim duyguları