"Yemek yapmayı biliyor musun?" dedi. Yemek yapmak mı? Bu yüzden mi bana dik dik bakıyordu? Yemek yapmayı bilip bilmediğimi sormak için mi? Hem yemek de nereden çıkmıştı şimdi!? "Hıh?" diye garip bir ses çıktı ağzımdan. Şaşkınlığımın verdiği etkiyle nasıl cevap vereceğimi bilememiştim. Şu an o kadar garip bir ortam oluşmuştu ki zihnimin bulandığını hissettim. "Çok basit bir soru. Yemek yapmayı biliyor musun bilmiyor musun?" Ondan beklenildiği aksine sakin ses tonuyla sorusunu tekrarladığında şaşkınlığım hala varlığını koruyordu ama bu sefer mantıklı bir cevap vermeme engel olmadı. "B-biliyorum, neden ki?" Olumlu cevabımla rahatlamış gibi bir nefes verirken "Açım ve senin yüzünden eve başka bir hizmetçi getiremedim, en azından birkaç gün için böyle. O yüzden gidip yemek yap ki karnımı