"Elif Hanım merhaba ben Gülsüm, üst kat komşunuz." diye sesi duyduğum da anlayamadım. Zaten benim komşuluk şeyim de yoktu neden gelmişti ki bu kadın şimdi. Adem'in yanına oturduğum da "Açmazsak gider değil mi?" diye sorduğum da bu sefer o başını iki yana salladı. Hemen diğer koltuktaki battaniyeyi ona verip "Yüzün diğer tarafa dönük olsun ve üstünde bu olsun ben onu gönderirim." diyerek kapıya doğru hızlıca gittiğim de kapıyı hâlâ çalmaya devam eden kadınla derin bir nefes alıp kapının üst tarafındaki kilidi yerine yerleştirip kapıyı açtım. "Merhaba Gülsüm hanım hayırdır bu saatte." dediğim de içeriyi görmemesi için aralık olan yerde onunla konuşuyordum. Gülsüm gecelikli halini görüp ilk önce şaşırdı sonra da "Şey müsait değil misiniz?" diye sordu. "Evet, müsait değilim önemli