Sıla Gençoğlu Saat 11’e yaklaşırken üstümü değiştirdim. Hafif bir makyaj yapıp aynada kendime baktım. Dışarıdan her şey yolundaymış gibi görünüyordum ama içimde fırtınalar kopuyordu. Yavaşça nefes alıp verdim ve kapıya doğru ilerledim. Ne olursa olsun, Doruk’un yanında olmalıydım. Hazırlıklarımı bitirdikten sonra derin bir nefes aldım ve dışarı çıktım. Ama aklım hala Tayfun’un o tehdit dolu mesajlarında takılı kalmıştı. Kalbim yerinden fırlayacak gibi atıyordu. Kendimi toparlamaya çalıştım; bugün, her şeyden önce Doruk’un yanımda olmaya ihtiyacı vardı. Kendi korkumu bir kenara bırakmalıydım, çünkü onun gülümsemesi, benim için her şeyden daha önemliydi. Arabaya bindim, ama Tayfun’un mesajları aklımdan çıkmıyordu. Düşüncelerim kafamın içinde dönüp duruyor, her geçen saniye beni daha da g