Geç kaldım!

2154 Words
Han, Yoldayken bikaç kez Reyyan anne aradı hem beni hem kızını, Yavuz iti sorun çıkartıyormuş. Kızlar bu saatte kadar nasıl dışarda olurmuş, dün nişanlandılar bugün saat 10 hala niye yoklar vs... Esra'yıda arayıp, kızıp azarladı bizim yanımızda, ben onun karın ağrısını çok iyi biliyorum da dua etsin Reyyan anneye, saat on ikiyi geçiyordu eve vardığımızda,Rüya'ların bahçesinde Reyyan anne ve Mehdi beyle oturmuş bizleri bekliyordu. Esra daha sakindi Rüya'ya kıyasla , görende Rüya'nın abisi sanıcak , ağzına tükürdüğümün evladı artık kızı nasıl korkuttuysa dizleri titriyor,gözleri dolu doluydu. Sakinleş desemde kâr etmiyordu, benim yanımda nasıl korkardı gelde hazmet. içeri geçer geçmez "nerdesiniz siz" diyerek ayağa kalkınca Rüya arkama saklandı işte o an delirdim. Üzerimize doğru yürüdü göğsünden ittim." Uzak dur kadınımdan belanı sikerim "dedim kısık sesle onun duyucağı şekilde Mehdi babada hemen geldi , - Yavuz sakin ol çocuklar geldi işte,kızlar nişanlıları ile birlikteydi abartma oğlum desede -Mehdi amca saatte baksana iki genç kızın saat birde işi ne dışarda Ya sabır hala iki kız diyor, sözde onu benden koruyacak, Mehdi baba olmıcaktıda dağıtacaktım bebek yüzlü serseriyi, kardeşinden çok Rüya'ya bakıyordu,korkutmaya çalıştığı kardeşi değil Rüya'mdı - sanane lan sen kim oluyorsunda Rüya'ya karışıyorsun, ailesi burdayken sana lafmı düşüyor. Derdin kardeşinse al kardeşini git evine - benim derdim iki genç kızın sizin gibi tekinsiz adamlarla bu saatte kadar birlikte olmaları Gözleri Rüya'nın üzerinde gezinip duruyordu, Rüya hemen annesinin yanına geçti, Esra abisinin koluna girip" hadi abi gidelim" diyip çekiştirsede karşımda dikleniyordu. Sami ellerini yumruk yapmış,heran yumruğunu çakıcaktı ki onunda istediği tamamen buydu. Bizi kötü, kavgacı göstermek ve bunu kızlara kanıtlamak. - Rüya geç odana diyip kapıyı gösterdim başımla Lafımı ikiletmeden "iyi geceler" diyip çantasını koluna takıp içeri kaçtı. - Mehdi amca yanlış yapıyorsun. Ikisinide gözümüz gibi koruduk, ikiside toy ve bu avcıların önüne atıyorsun. Babamda sana güvenip kızını salıyor ama ben kabul etmiyorum. Mehdi baba ters ters bakıp burnundan soludu, terbiyesizlikte sınır tanımıyordu. Sami " Ya sabır" dedi ama ikimizi tutan sebep aile içine karışmış olmamızdı,gecenin bu saattinde bu evde olay çıkartmak istemiyorduk - Yavuz sen benimle nasıl böyle konuşursun bikaç hafta sonra evlenicek olan çiftlerin görüşmesinde sakınca görmüyorum ben evet... ama sen sakınca görüyorsan görüştürme evlenene kadar kızkardeşini . Ben kızılarımada bu iki gencede güveniyorum - güvendiğin adam kızının boynunu morartmış konuşturtma beni şimdi Mehdi amca demesiyle Üzerine uçtum, şu saatten sonra kimse beni tutamazdı. Kafasını tuttuğum gibi kafayı geçirdim.karnına dizimi geçirip yere firlattım evveliyadını siktiğimin puştu, kızın her yerine bakıp durmuş , sapık it, yere düşünce tekmelemeye başladım. Mehdi baba,Sami, adamlarım beni ve onu tutuyorlardı. Reyyan teyze ve Esra'da çığlık atıp durmam için yalvarıyordu. Adi herif herkesin gece gece keyini kaçırmış kadınları korkutup,ağlatmıştı - Rezil nasıl böyle konuşursun bu sözünü ikinizi emanet eden annenin hatrına vericem, babana duyduğun saygıya vericem bu edepsizliğini, madem kızımla damadım için böyle düşünüyorsun , benim şerefime laf getireceksin yarın sabah ilk iş imam nikahlarını kıymak. Bana dönüp -Han, Sami'yide al git yarın sabah erken gel nikahınız kıyılıcak tamammı. Yavuz'un rengi bembeyaz oldu bu sözle, helal olsun kayınbabama, hem beni hemde kendini yüceltti.Parmağımı Yavuz'a çevirip - Seni karımın etrafında görürsem bu seferki gibi ucuz kurtulamazsın. Rüya'nın Sami dışında abisi yok anladınmı beni puşt Mehdi babanın elini sıkıp hem özrümü diledim hemde sabah erkenden burda olucağımı söyleyip Reyyan anneye baktım Yavuz'un koluna girmiş ağlıyordu. Burnu kanadığı için peçete tutuyordu. Onada bir baş selamı verip Sami'nin kolundan tutup çekiştirdim. Burnundan soluyordu, Esra'ya bişey yapıcağını düşünüyordu sanirım - Esra'ya el kaldırırsan seni doğduğuna pişman ederim. Yemin ederim abisi demem ,seni bu durumdan beter ederim anladınmı beni.. Tam bişey dicekti Reyyan anne bağırdı ' yeter artık ne Yavuz'um kötü bir çocuk kızlarıma zarar verir, nede sizler kötü damatlarsınız, aile olucaz biz ayıp bu yaptığınız, kıskançlık aklınızı başınızdan almış sizin" Yavuz'un başını alıp göğsüne bastırdı ve ağladı. " o Nazlı'mın emaneti ikiniz onu benimseyeceksiniz ve kızlarımın abisi olduğu için her sözünü hoş görüceksiniz anladınızmı beni " Reyyan annenin bu kısa zamanda okadar çok iyiliği dokunmuştuki bize , dahada üzülmemesi için ikimizde başımızla tamam der gibi yaptık ama Rüya'mı çekip aldığımda bir kere bile olsun göremicekti. Kadınıma okadar çok dikkatli bakmışki boynundaki morluğu farketmişti şerefsiz - Özürdilerim Mehdi amca bir anlık sinirle öyle konuştum sizin bir anlık sinirle yarın nikah kıyılsın demeniz gibi. - Benimki bir anlık değildi Yavuz efendi yarın kızımın imam nikahı kıyılacak, sık görüşecekler düğün hazırlıklarından dolayı, sen abilik yaptığin halde konuştuysan başka kimsenin kulağınıda şeytan üflemeden bu iş halolsun Yavuz cevabını en güzel şekilde aldığına göre biz müsade isteyip , yarın sabah için kararlaşıp çıktık.Sami söylene söylene bindi arabaya , yoldada çok kez sordu ve bende olan biteni anlattım. Bu durumu Esra ile konuşacağını söyledi, bende onun bu işten uzak durmasını nihayetinde kız kardeşiyle evleneceğini söyledim, yoldayken Rüya'mı aradım ama telefonu kapalıydı şarjı azdı zaten Sapanca'dan geldiğimizde ,ondan kapanmış olması búyük bir olasılık. Eve gitmek içimden gelmiyordu sabah olmasına bikaç saat kalmıştı ve yakın bi yere araçları çekip Sami ile sigaramızı yakıp sahile geçtik. Rüya'dan Han'a söylemeye utanmıştım ona sadece kendimi çok farklı hissettiğimi söylemiştim, aslında demek istediğim şey kendimi senin eşin olarak ,karın olarak görüyorum demekti ama söyleyememiştim.O bana dilediğini rahatlıkla söyleyebiliyorken ve istediği gibi davranabiliyorken ben bunları yapamıyordum. Taki bugün ondan cesaret alıp istediğim gibi hareket edebilmiş olmanın mutluluğunu tadmıştım. Bugün hepimiz için çok güzel geçmiş çok eğlenmiştik, taki Esra'nın abisinin bizde olduğunu öğrenene kadar. Artık bakışlarından korkuyordum eskiden bana sevgiyle bakan, şefkatle ve saygıyla bakan o kişi gitmiş yerine 21 yıldır tanımadığım bir adam gelmişti. Bana karşı duyguları olduğunu hala hazmedemezken,birde hayatıma karışmaya çalışması beni iyice öfkenlendiriyordu. Dün nezaman başımı kaldırsam hep bana kızgın halde sinirli halini görüp başımı eğiyordum, Han veya bir başkası anlamaması için hiç onunla muhattap olmadım,onu yok saymıştım ama bugün kendini belli etmişti. Kızgınlığı geç gelmemiz değildi, onu kızdıran kişide kardeşi ve Sami abi değildi, onu delirten ben ve Han'dık.Han bana bakışını farkedip beni yukarı odama gönderdi, dizlerim titreye titreye odama gitmiş, aşağıda annemin,Esra'nın çığlıgı Han ile Yavuz abinin bağırması ile kavga ettiğini anlayıp giyinme odama saklandım. Nekadar zaman geçti bilmiyorum sesler kesildi.Sanırım herkes evlerine gitmiş olmalıydı. Çantamda telefonum çalmaya başlayınca,çantamın fermuarını açıp Han olduğunu düşünüp hemen açtım - Aloo Rüya Kahretsin telefon ekranına baktım bu kez Yavuz abim yazıyordu,ben cevap vermeyince tekrar konuştu - Rüyaa Tek kelimeyi bile konuşacak cesaretim yoktu " evet " diyebildim zorla - Rüya onunla evlenme lütfen Rüya bunu yapma sustu ben konuşmayınca tekrar devam etti derin bir iç çekerek - Rüya konuşmamız gerek neolursun Rüya tek bir kere dinle beni, biliyorum geç kaldım konuşmak için ama telafi edebiliriz - ha'yır -offfff dedi sustu. Yarın sabah altıda seni sitenin parkında bekliyor olucam tamammı -gel'emem neden anlamak istemiyordu, artık korkudan yutkup zoraki tek kelime zor söyleyebiliyordum. Esra biliyormuydu, neden daha önce beni uyarmadı. -Rüya hiçmi hatrım yok eğer iğne ucu kadar hatrım varsa gelirsin Hiçbir şey söylemeden telefonumu tanamen kapattım ve kendimi tutamayıp hünhür hürgür ağlamaya başladım.Nekadar zaman geçti bilmiyorum annem odama girmiş ,sesimi duyunca giyinme odamın kapısını açıp " kızım" diyerek hızla yere oturup başımı göğsune yaslayana kadar... Annem sarılınca dahada ağladım ondan saklamak istemiyordum.Bana yol gösterecek birine ihtiyacım vardı, bu kişide kesinlikle annemdi. Beni yerden kaldırıp banyoya gittik yüzümü yıkadı,elbisemi çıkartmak isteyince Han'nın boxerını hatırlayıp " ben giyinip gelirim" dedim ve elindeki pijamalarımı aldım. o yatağıma oturunca ben giyinme odamın kapısını kapatıp ,boxerı dolaptaki büyük çantamın içine sokup gizledim.Üzerimi değiştirip geldiğimde annem bana baktı sonra kaşlarını havaya kaldırdı , anlamsızca boş boş etrafına bakındı. Bişeye şaşırmış gibiydi ama neye bilmedim. - Anne yardımına ihtiyacım var Annem yatağa uzanınca "gel " diyip pikemi açtı bende içine girip anneme sarıldım. Başımı öptü, herzaman yaptığı şeyi yapıp saçlarımı kokladı " söyle cennet kokulu bebeğim neoldu" Yavuz abi ile ilgili herşeyi anlatınca eliyle ağzını kapatıp hiii dedi. Bukadar şaşırmasıyla onunda bilmediğini anlamış oldum. Annem uzandığı yatağından doğrulup yatağa sırtını dayayınca bende doğruldum, oldukça gerilmiş ve korkmuştu. Bu hali benide korkuttu - Rüya Han anlamış, ben konduramadım oyüzden Han ile Sami'yi aşağda tersledim. Nasıl nedemek tersledi , ben bunu düşünürken annem öyle şeyler söylediki aklımı kaçıracak gibi oldum. Yavuz abinin boynumdaki morluğundan tutunda, Han'nın onun tek abisi var oda Sami sözüne, babamın imam nikahı kıymaya karar vermesinden tutunda Yavuz abinin babamı ikna etmesine kadar, kahretsin ne annemin yüzüne bakabildim nede babamın yüzüne bakabilecektim. Arabadayken Han'nın omzuna yaslandığımda silinmiş olmalıydı kapatıcı ve tazelemeyi unutmuştum. Nasıl farketti o hengamede aklım almıyordu. Annemden özürdiledim mahçuptum,çok ta utanıyordum. Annem okadar anlayışla yaklaştıki " anneciğim utanma gençsiniz birbirinizi sevip,dokunmak istemeniz normal,ben sizi anlıyorum ama babanı tanıyorsun Rüya'cım" Yer yarılsaydı yerin dibine girseydim. Gözlerim hızla doldu, yanlız kalmak istiyordum yada hemen uyumak... Annem Yavuz abi için çok üzülmüştü ve benden onunla konuşmam gerektiğini , onca yıl sustuğu için , bunun vermiş olduğu histen ötürü yanlış davranabilecegini ve bu durumdan Esra ile Sami abinin ilişkisinin zarar gorüceğini söylediğinde çok korktum.Ben onunla ne konuşabilirdimki , anneme sende gelirsen konuşmaya giderim dedim ama korumalar buna müsade etmicek veya Han'a haber vereceklerdi. Annem ben korumaları oyalıcam sen hızla koşup git ben sonra arkandan gelirim diyince söylediği hiç mantıklı değildi ama düşününcede aklıma başka bir seçenek gelmiyordu. Resmen beynim durmuş çalışmıyordu. Babam kahvaltıdan sonra hocayı çağıracak nikahımızı kıyıcaktı. Buna bile sevinemiyordum. Rezil olmuştum,herkes öğrenmişti. Ağlamaktan bitap düşmüş annemin kolları arasında uyuyakalmıştım. Sabah hava daha aydınlanmadan annem beni uyandırdı - Rüya hadi kızım kalk saat altıya geliyor Gözlerimi okadar zor açmıştımki saatte baktığımda 5.40 geçiyordu.Ben uyandığımda annem ,önce babama bakıp öyle aşağı inecek ve korumalara bugün nikahımız olucağı için koltukların yerlerini değiştirmesinde yardım istiyecekti , bende bunu fırsat bilip kaçacaktım evden.Han'dan gizli böyle birşey yapmak vicdanen benide annemide çok rahatsız etti ama Han öğrenirse hem Yavuz abiyle kavga eder hemde aramız bozulurdu.Hızla banyoya girip elimi yüzümü yıkadım boynuma baktığımda morluk ben burdayım der gibi sırıtıyordu beyaz tenimde. Içeri geçip suya dayanıklı uzun süre etkili kapatıcımı sürüp morluğun üzerine iyice yayıp kaybettirdim. Siyah taytımı, kalçalarımı örten merserize kazağımı ve spor ayakkabılarımı giyip saçımı at kuyruğu yaptım. Dünden beri kapalı olan telefonumuda alıp odamdan çıktım.Yavaşça merdivenlerden inip annemle korumaların sesini duydum salondaydılar, mutfağa girip bahçeye çıktım. Güvenliğe bakmadan dış kapıyı açıp koşarak çıktım evden. Hava hala karanlık olduğu için korkuyordum ve park iki sokak ötedeydi. Telefonumu açtım , açar açmaz Yavuz abi aradı - Günaydın Rüya nerdesin - Günaydın geliyorum üst sokağa dönmek üzereyim dememle olduğun yerde dur geliyorum, korkma uzakta değilim dedi Gerek yok ben gelirim dicektimki felefonu kapattı bende sokağımız hala görünür olduğu için köşeyi dönüp, orda bekledim gelmesini. Arabasını görünce içimden kahretsin dedim. Hani parka gidecektik, annem geliceği için parka gitmeliydik, belkide parka götürecek bilmiyordum. Beni görür görmez önümde durdu camı açıktı - geç Rüya Park bir sokak yukarda arabaya gerek yok demek bile gelmedi içimden onunla konuşmak istemediğim için dediğini yapıp öne geçip oturdum. Hızla parkın olduğu tarafa gidince rahatladım ama malesef hızını arttırıp parkı geçip siteden çıktı. - parkta görüşecektik nereye gidiyorsun dedim önüme bakıp , ona bakmak istemiyordum. - Rahatça konuşabileceğimiz bir yere gitmek istiyorum malum artık korumaların var Rüya hanım Aklınca bana laf sokuyordu, eskidende korumam vardı ozamanlar bikerede lafını etmemiş hatta babamı takdir etmişti. Sorunu tamamen Han'laydı. - uzaklaşma lütfen annem yanında olduğumu ve parkta olucağımızı biliyor, hemen gitmem gerek O an ilkkez dönüp baktım. Dişlerini sıkıyor olmalıydiki çene kasları gergindi,kaşlarını çatmış yola bakıyordu, direksiyonu tutan ellerinin parmak kısımları direksiyonu sıkmaktan büğümleşmiş beyazlıĝı dikkat çekiyordu - Hoca sabah ezanından sonramı gelicekti Alay eder gibi gülüp hıııh yaptı.Neyseki evden çok uzaklaşmadan aracını sahile çekti. Hızla indi o inince bende indim.Allah'ım sen bana yardım et, beni bu durumdan kurtar.Han'nın haberi olmadan eve hemen gideyim. O yürüyünce bende arasından yavaşca yürüdüm.Bikaç adım ilerdeki bankın önünde durup arkasını döndü, ayaklarım geri geri gitmek istiyordu. Hayır ağlamıcam dik durucam karşısındayken nekadar kararlı olduğumu anlasın. Boynuma baktıĝını farkettiğimde içimden terbisesiz diye bağırmak geldi. Ona yaklaşınca başıyla bankı gösterdi geçip en köşeye oturdum. Ellerim önümde elimdeki telefonu tutan parmaklarıma bakıyordum. - Rüya lütfen sözümü bölmeden iyice dinle tamammı dedi. Bana baktığını farkediyordum ama ben ona bakmadan başımla tamam der gibi indirip kaldırdım. Burda en çok merak ettiğim şey Esra biliyormu,bilmiyormu? - Hislerimi sanırım dünden beridir azda olsa belli ettim sana, sustu sanki sözler boğazına dizilmiş kendini ifade etmenin yollarını düşünüyordu - Rüya sen zor şeyler yaşadığın için ben oyüzden geri durdum,evet başlarda bende kabullenemedim, hatta biçok kezde inkar ettim.Ama nekadar inkar etsemde seni düşünmeden geçirdiğim tek bir günüm olmadı Rüya, bana sorsan bu hayattaki en güzel anın hangisiydi sana seninle beraber salonun önünde saksıya ektiğimiz çiçeklerdi derim. Özürdilerim Rüya bunları söylemek için geç kaldım, Rahmetli annem farkındaydı sana karşı hislerimin kaç kez beni uyardı git konuş dedi, ben konuşayım Reyyan'la ölmeden önce Rüya'nın gelinim olduğunu göreyim dedi. Bu sözünden sonra tutamadım kendimi ve ağlamaya başladım Nazlı teyzem biliyordu demek ve son arzusu buymuş. Allah'ım kalbim çok acıyor.. - Herşey için özürdilerim Rüya sana açılmadığım için, geç kaldığım için, gözümden sakındığım bakmaya kıyamadığım ürkek ceylanımı kurtların arasına kendim attım için, ben hep Mehdi amca ile bizim kanatlarımızın altında olduĝunu düşündüm. Sen bana abi derken bunları söylemek benim için kolay değildi ki ne olur anla Ayaĝı kalktı kayalıkların üzerine basarak ilerledi. - Beni 21 yıl dediğinde telefonum çaldı arayan annemdi. Hiç beklrtmeden açtım,kesin parktaydı ve bizi göremeyince tedirgin olmuştu - Alo anne biz ilerdeki sahildeyiz - Öylemi Rüya Saygın! - Hann
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD