Seher kendini yine o gölün başında dikilirken gördü. Üzerinde siyah bir elbise vardı. Esen rüzgarda etekleri uçuşuyordu. Yüzünü yandan görebiliyordu. Ağlıyordu. Şu an kendini dışarıdan izliyordu ve ağlıyordu. Nedenini düşünmeye fırsatı kalmadı. Ağaçların arasından yine o çıktı. Mavi gözleri öfkeli, kaşları çatık yüzünde ise buz gibi bir ifade vardı. Korktu. O adamdan ilk kez böyle korktuğunu hissetti. Adam göl başında dikilen siyah elbiseli ağlayan Seher’e yaklaştı ve arkasında durdu. Bedeni kendini görmesine engel olsa da sesledi. “Hey. Seher arkana bak.” Seher onu duymadı. Sanki dünya ile bağlantısını kesmiş gibiydi. Kendine inanamadı. Bir kez daha bağırmak istedi lakin sesi çıkmadı. Yanlarına gitmek istediğinde ayaklarını hareket ettiremedi. Başını eğip baktığında dizlerine kad