Zelal

5.bölüm" tanışma" alışveriş

Adının Mustafa olduğunu öğrendiğim, şoför ve özel güvenlik görevlisi abi ile yola çıktık iki sokak gitmeden , araba durdu ne olduğunu anlamadan kapı açıldı. İçeriye önce elli Ellibeş yaşlarında, alımlı Beyaz tenli mavi gözlü , bir bayan sonra iki güzel kız girdi biri Serhat'ın ablası Züleyha,diyerini tanımıyordum .

Merhaba kızım hürmeten ayağa kalktım ama arabada olduğumdan , alanım kısıtlıydı.ben Ayşe Serhat'ın annesi bu Gülistan gelinim , diğerini tanıyorsun sanırım büyük kızım Züleyha . Memnun oldum efendim.

Ayşe xanim ağa tüm sıcaklığı ile bana sarılınca afalladım. Elini öpmek için uzandığımda , anaç bir tavırla iki yanağımı öptü aynı sıcaklıkta, Züleyha abla isminin Gülistan olduğunu öğrendiğim elti adayım da aynı sıcaklıkta sarıldılar.İlk defa birileri bana bu kadar samimi bir şekilde sarılıyordu.

Anne gerçekten Dilan’a çok benziyor Ayşe xanim ağa dolu dolu gözlerle başını saklamakla yetindi .Rabbim Dilan’ımı aldı bir Dilan verdi .Ben afallayıp bakarken Züleyha abla açıklama isteği duydu. Dilan ablam hamile idi doğumda vefat etti. Oğlu yaşıyor ama ablam bizi bıraktı.Farketmeden gözüm yaşlanmış.Gulistan abla ortamı dağıtma ihtiyacı duydu ay anne senin kızların gelinlerin senin gibi sulu göz bu bizden beter derken güldü.Tebessüm etmekle yetindim . Züleyha abla hadi ne duruyoruz bugün Gülistan caddesinin altını üstüne getireceğiz . Züleyha abla şen şakrak biriydi onu düğünlerde bir iki kez görmüştüm. Gülistan abla’yı ilk defa görüyordum.

“Maşallah güzel kızım ay gibisin hemde tam tesettürlü bin maşallah Rabbim kem gözlerden korusun”

Ayşe xanim ağa tam bir xanim ağaydı.Her yerde kendini belli eden , ağır başlı ve anaç bir kadındı.

Duyduğuma göre doktorluk okuyormuşsun .Bunu soran Gülistan abla idi , evet kadın doğum uzmanlığı okumak istiyorum.

Maşallah kaçıncı sınıf birde nerde ? Züleyha ablanın üst üste gelen soruları ile gülümsedim. İstanbul üniversitesi tıp fakültesi dördüncü sınıf. Züleyha abla şaşkın bir şekilde şaka yapıyorsun ,diyince ciddi olduğumu fark edince maşallahlar ,havada uçuştu.

Kız vallahi helal olsun peki bize kendinden bahseder misin?

Şey bahsedeceğim pek birşey yok. İşte yirmi iki yaşındayım.Ailem vefat etmiş.

Annem babam ben doğduğum gün hastaneden gelirken kaza geçirip vefat ediyorlar.

Babam kim ismi ne bile bilmiyorum.yedi yaşına kadar yetimhanede yaşadım .Sonra dedem beni akmaya geldi. Öyle işte diyince lafı uzatmaya ihtiyaç duymadan kısaca cevaplarken Ayşe xanim ağa tüm dikkatini bana vermişti .Bu utanmama neden oldu.

Biz konuşurken çarşıya varmıştık. Önce Diyarbakır caddesine gittik .ilk iş kıyafet almaktı . Ayşe xanim ağa kızım istediğin ne varsa alabilirsin .İlk defa biri bana kıyafet alıcaktı . İçimde büyük bir burukluk oluştu. Normalde yanından bile geçemeyeceğim bir markaya bir hürmet,bir saygı ile girdik. Çalışanlar anında bizim etrafımızda pervane olurken daha doğrusu onların etrafında el pençe durdular.Hos geldiniz hanım ağam hoş buldum kızım biz düğün alışverişi için geldik .Gelinim ne istiyorsa ilgilenin der demez ,çalışan

Kadın bana hayretler içerisinde bakıyordu. Şey buyurun gelin hanım ne istersiniz derken Gülistan abla kolumu çekiştirerek beni hayatım boyunca yanından geçemeyeceğim elbiselerin olduğu reyona soktu.Ben ne olduğunu anlamadan elimi doldurdu ay Zelal bu çok güzel tam senlik.gosterdiği elbiseye ağzım açık izledim yeşil beli kemerli kadife oldukça şık ve tam tesettürlü bir bayanın giyebileceği bir elbise idi.

Ben tek birşey bile seçmedim.Bunun farkına varan Züleyha abla kız gelinim beğenmediğin bir yerse istediğin markayı alalım o konuşur buruk bir sevinç ile cevap verdim .Çok sağol abla ben öyle elbise ile ilgilenmem. Diyince nasıl yani sen sevmezmisin ? Alışverişi diyen Gülistan abla hayretle bakıyordu bana .

O ezik ne anlasın giyinmekten ben eskilerimj bile vermezdim .Evdeki hizmetçinin kızının yırtıklarını giyer o diyen kişiye bakınca Rümeysa yanında iki genç kız ile karşımızda duruyordu.

Utançla başımı eğerken Züleyha abla bunu marifetmiş gibi söylüyorsun neydi ismin Rüveyda mı? Diyince Rümeysa sinirle Rümeysa dedi.

Her neyse anladığım kadarıyla siz bu kızın tırnağı edemiyorsunuz diyince . Rümeysa sinirle ne ?diyip cırladı bunumu haketmiyoruz bu sümsük ezik bizi haketmiyor evimizde yemeğimizi yiyiyor diyince acıyla gülümsedim.

İçimden ömrüm boyunca bir gün o evde dayaksız ve doğduğumu hatirlamadım. Buna sinirlendiği belli olan Gülistan abla tam konusucamtı ki kolundan tutmam ile,bana döndü abla boşver hadi çıkalım bitti işimiz diyince. Kız ne sinirlenmeyeceğim baksana şuna aşağılık kırmızı sana dediklerimi sen de sesini çıkartmadan başımı mı yiyorsun yine konuşamazken tekrarladı bunun önce ne yapmış bilmiyorum ama bundan sonra farkındayım tek bir kelime edemezsin ailece istediğini alabilirsin sen benim aha gelirsin bu onların ayıbı onların torunu olmana rağmen seni bir hizmetçiden bile kötü gördünüz varsa bu onların ne kadar aşağılık olduğunu anlatan kusura bakma ama neden bile olsa senin yine aynı sıfatta olan torununu senden Üstün ben o dedeye dede demem.

Sonra yanındaki kızların Zehra ablanın kuzenlerinin olduğunu öğrendiği Ronahi ve Berivan isminde güzeller güzeli cana yakın iki kız bizimle hem sohbet edip hemde Rümeysa'nın şımarık hallerine , sinir olup söyleniyorlardı.

Alışveriş iç çamaşırı bölümüne gelince utanç ile başımı eğdim bunu farkeden , Gülistan abla kız ne utanıyordum gel benle deyip

Beni içeriye sürükledi ardından bedenimi öğrenip eline aldığı Sepeti doldurdu. Ben ağzım açık izlerken ne biliyorsun elticim gel buraya der demez adımlarımı ona doğru attım .Elinde yok yoktu iki araba dolusu gecelik iç çamaşırı ile kasaya yönlendirdi.Begendiğin birşey varsa al derken yok abla sen zaten aldın gerek yok dedim . İyi madem hadi gidelim diyip poşetleri Mustafa'nın

Koluna barakip gittik.Once kınalık sonra gelinlik aldık akşam olmak üzere idi .iki defa yemek yemek için mola verdik . Ben birşey yiyemedikçe Züleyha abla zorla ağzıma tıkmıştı resmen akşam beni konağa bıraktıklarıda aldıklarımızı istemezdim onu konağa götürün dedim Züleyha abla başta itiraz etsede Ayşe xanim ağa başını sallayarak kabul etti .Ben ağzım kulaklarımda konağın kapısında girerken kolumu biri kavradı daha ne olduğunu anlamadan yediğim tokatla yere kapaklanmam bir oldu.