Kaynanam telaşla geldi. " Ne oldu ağam?" diye sordu. Kaynanamda genelde böyle hitap etmezdi ama işini biliyordu. Şirvan Ağa ’nın en önem verdiği şey ağalığıydı. Sinirini anlamış gururunu okşuyordu. " Sen ne halt ettiğini sanıyorsun?" Maşallah tam oğlunun babası. Köşeye saklandım. Korkuyordum. Böyle öfkeden korkuyordum. Çok dayak yiyen kadınlar ani hareket ve seslerden korkar hale gelirdi. Bende de bu olmuştu. " Ne yapmışım?" dedi kaynanam. Bilmiyordu. Kocasının gözünde neyin suç olduğunu bilmiyordu ama suçlu olduğundan emindi. Aksini iddia etmeye cesareti yoktu. " Yediğin haltı bilmiyor gibi davranma. Sen kimin parasını kime veriyorsun?" Konunun para olduğunu tahmin etmem gerekirdi. Şirvan Ağa için para o kadar önemliydi ki günaha girmekten bile korkmuyordu para söz konusu olduğ