Sabahın ilk ışıkları Elis'in odasına vurduğunda genç kız saçlarında gezinen ellerle uyanmak istese de uyanamıyordu.
" Günaydın" sevdiği ses tonu kulaklarına iliştiğinde gülümsedi. Başının altındaki göğüse daha da sokularak
" Günaydınn." demişti.
" Kahvaltı saati geçti. Çalışanlar izne çıktı sen hala uyuyorsun."
" Saat kaç?"
" 11 oldu."
Elis kafasını hızla kaldırıp şişmiş gözleri ile Vuslat'a baktı.
" O kadar uyumuşmuyuz ya?"
" Sen uyudun, 3 saattir uyanmanı bekliyorum. "
Elis mahcubiyet ile dudaklarını birbirine bastırıp sırtını yatağın başlığına yasladı.
" İyi uyudun mu peki?"
" Hiç olmadığı kadar." Vuslatın bakışlarında ki minnet dolu ifadeyi farkedince gülümsedi.
" Sevindim. "
" Teşekkür ederim. "
" Ne için. "
" Her şey için."
" Kahvaltıyı sen hazırlarsan bend
