Büyükpınar’a doğru giden taksinin içinde derin bir sessizlik vardı. Pırıl elini tutan sıcaklık olmasa yaşadığı her şeyi bir rüya sanacaktı. Çekinerek Yunus’a baktığında yaptığına pişman olmasa da geride kalanları düşünmeden edemiyordu. Yokluğunu anladıkları anda ne olacaktı? Ya hemen yakalanırsak diye düşünmeden edemiyordu. Yunus da Pırıl’ın yanında olduğuna inanmak ister gibi elini sıkıca tutmaya devam ediyordu. Dönüp baktığında tedirgin bakışları anlıyordu. Heyecan, gerginlik derken unuttuğu şeyi hatırladı. -Telefonunu verir misin? ‘Canım’ demek istese de diyemedi. Aylardır birlikte gibi görünseler de konuşmaları hep sınırlı olduğu için daha oraya bile gelememişlerdi. Bir kere de uzaktan gördüğünü eklese de acele etmek istemedi. Birkaç gün sonra evlenecek olsalar da Pırıl’ın rahat ol