Silah sesiyle yataktan fırladım. Üzerimde hastane önlüğü vardı, ayaklarım ise çıplaktı. Odadan çıkıp boş koridorda yürümeye başladım. Yerlerdeki cam kırıklarına dikkat ederek yürümeye başladım. “Belemir!” diye bağıran kişi Ilgaz’ın ta kendisiydi. Korkuyla kalbim atmaya başladı. Ses, arkamdan geliyordu. Yutkunarak arkamı döndüğümde beni kaçırdığında öldürdüğü kızın şakağına silah dayadığını gördüm. Bana alayla bakarken kafamı iki yana salladım. Bu görüntüyü ikinci kez görmeye dayanamazdım. “Yapma!” deyip ona yaklaştım. Bu sefer onu kurtarmak zorundaydım. Ben, ona doğru ilerlerken çoktan kafasına sıktı ve kanları yüzüme sıçradı. Acı bir tokat gibi yüzüme çarpan kanları silmek istedim ama elim, havaya kalkmıyordu. “Katilsin!” diye bağırdım. Bana yaklaşacakken geri geri gitmeye başladım. E