Suzan Şahindağ Kafamın içinde sanki çanlar çalıyordu. Ya da bir cadı iksir kaynatıyor da olabilir... Öyle büyük bir acıyı misafir etmiştim ki ciğerlerime, her nefes alışımda canım daha da çok yanıyordu. Olanlar aklıma bir bir düşerken soluduğum zehirli havanın ağırlığı içime dağ gibi çökmüştü. Gözlerimi aralamaya çalıştım ama o kadar ağır geliyordu ki sanki bin tonluk bir yük kaldırmaya çalışıyordum. Başım dönüyor, ciğerlerim yanıyor, her nefesim azap gibi geliyordu. Zihnimde, hamamın içinde yerde süründüğüm anların görüntüsü belirdi. Kapıyı yumruklamış, yardım istemiştim ama sesim çıkmıyordu. Sidar’ın yüzü… Son gördüğüm şey onun panikle bana doğru koşarken ki yüzüydü. Onu da son anda görmüştüm, tamamen kendimden geçmeden hemen önce. O an gerçekten korktuğunu hissetmiştim. Ama... şu an