Düşman Masum Olur Mu?

2016 Words
( Çetin ) " Bana iki kız gönder "" Tabi efendim " Sinirle yukarı çıktım. Nasıl oluyor da bir kızı bulamıyorlar. Bu kadar güç bir kızı bulmaya yetmiyor mu? Nasıl bir örgüt bu? İzleri bile yok.  Takip cihazının götürdüğü yere adam gönderdiğim zaman bunun bir oyun olduğunu ve bu kadar kolay olmayacağını anlamam gerekiyordu. Hangi işim kolay olmuştu? Her zaman en zorunu beni bulmalıydı.  Odaya ilerleyip kapıyı kapattım. Dün akşam haber gelmişti yahudilerden. Kızı elinden kaçırdığına dair haberler aldık diye. Eğer Seranı kaybettiğimi öğrenirlerse beni yaşatmazlardı.  Ellerim titrerken gömleğimi yırtarak çıkardım. Ölmek istemiyorum. Seranı bulup kendi yerimi sağlamlaştırmalıyım. Ondan bir çocuğum olursa Seran kaçamaz artık. Seranın da bir önemi kalmaz.  Neden gittin Seran ben seni seviyorum. Sende herkes gibisin. Beni bırakıp nasıl gidersin. Senin için neleri feda ettim ben. Kapı açılıp iki tane kız içeri girince keyfim yerine geldi.  Pantolonumdan kurtulup kızların karşısında durdum. Kim olduğumu bütün Seranlara gösterme zamanıydı. Ben kimsenin kardeşi değilim. Bir gün gerçek Seran altımda yerini alacaktı. O gün sadece bana ait olacaktı.  " Soyunun " Elimi aletime atıp sıvazlamaya başladım.  " Aletimi ağzına al " Biri ağzına almak için dizlerinin üzerine çökerken diğerini yanıma aldım. Güzel göğüsler, onlara tırnaklarımı geçirerek okşamaya başladım.  Kızın acıyla inlemesi ninni gibiydi. Şimdi kendime gelmeye başladım işte. Kızın kafasını aletime bastırarak daha  ucunu boğazına kadar soktum. Diğer elimle göğsünü morartıyordum.  Seranı kaçıran kimse onu da böyle sikeceğim. Bu korkuyu bana yaşatanlardan öcümü alacağım. " Lütfen yapmayın canım yanıyor " Elime gelen kan ve duyduklarımla gözlerimi açtım.  Tırnağımı batırdığım yerler kanıyordu. Bana seslenmeye cüret ettiği için tokadı yapıştırdım. " Bırak sende " diğer kız geri çekilirken  yatağa düşen kıza baktım.  Elimle ters çevirip aletimi kalçasına hizalayıp içine girdim. Acıyla inleyerek çırpınıyordu. Siz sadece bunu hak ediyorsunuz. Hepiniz.. ... ( Seran ) " Çok mutlu görünüyorsun. "Evet mutluyum Mağara adamı. Mutlu olmayı mı yasaklayacaksın şimdi de? ""Elimde olsa mutsuz olmanı yasaklardım. " Bu nereden çıktı şimdi? " Esirlerini hep böyle mi avutursun ?" " Avuttuğum şekli geçen gece gösterdim diye biliyorum " Küstah şerefsiz. Zaten oram sürekli yanıp duruyordu. Söylediği şeye bak. Üstelik beni başkaları gibi kullanıp esirimsin işte diyemezdi. Çok yakında buradan ve senden kurtulacağım.  Cevap vermedim. Verecek bir cevabımda yoktu. Onunla sürekli kavga etmekten ve laf dalaşına girmekten bıkmıştım. " Saat ikide terzi kadın gelecek ve bir daha istediğin şeyleri direk bana söyle "  dedi ve masadan kalkarak ilerledi.  Ne saçmalıyor bu adam, ne isteği ne terzisi. Bir de bana trip mi attı?  Masadan sinirle kalkıp mutfağa gittim. " Neriman abla oyy ne oluyor ? " O genç çocuk Neriman ablayı mutfak kapısında öpüyordu. Hemen ayrıldılar. Bende gözlerimi ellerimle kapattım. Duvara çarptım sanırım.  Duvar değil yine Mağara adamına çarptım. Kafamı kaldırmamla yüz yüze geldik. Neden bu kadar sert ve keskin bakıyor? Elleri sırtımda beni kendine çekmişti.  Benim ellerim göğsünde öylece durmuştum. Kıpırdamak bir yana sanırım nefes almayı da unuttum. Yakınımda olunca beynim devre dışı oluyor." Senin beynin ne zaman çalıştı ki " " Sırası mı şimdi Ava "  Boğazını temizleyip beni bıraktı. Benim baktığım yöne bakıyordu. Adam korumayla Neriman ablaya öyle bir bakış attı ki ben bile korktum." Sizi bir kere uyardım. Evimde böyle şeyler istemiyorum " " Özür dilerim efendim bir daha olmaz " " Seran yukarı çık " Onlara kızıyordu şimdi ben ben alaka anlamadım.  " Niyeymiş ben Neriman ablaya bir şey soracaktım, siz çıkın " " Ya sabır, gel benimle " korumayı da aldı gitti. Galiba artık benimle baş edemeyeceğini anladı. Yüzümdeki gülümsemeye engel olamadım. İşte öyle Uğur Bey.  " Kesin kötü bir şey olacak. Keşke sen araya girmeseydin. Şimdi sana da kızacak Uğur Bey'im. "Bak o kadar da iyi değilmiş Uğur Bey'in demedim tabi ki." Bir şey olmaz. Hem uyarır onu sizde ulu orta yani Neriman abla valla utanıyorum yapmayın şöyle şeyler. "  " Çok seviyorum ne yapayım. Görünce dayanamıyorum. "Görünce dayanamıyorum mu? " Nasıl yani Neriman abla. Yani böyle görünce sürekli öpesin falan mı geliyor? "Keyfi yerine gelmiş gibi masaya oturdu. Bende hemen karşısına oturdum. Gittikçe birbirimize benzemeye başlamıştık.  " Böyle görünce içim kaynıyor, onu tutup her yerini öpesim geliyor. Üstelik görmesem bile sürekli onun bana dokunduğunu düşünüyorum yada benim ona dokunduğumu " Yutkundum ama boğazıma takıldı. Lanet olsun o adam bana dokunduğu günden bu yana yine aynı şeyleri yapması için bedenim yanıp tutuşuyordu. Hain vücut... Farklı bir yanıma dokunmuştu. İlacın etkisi geçmedi mi diye düşünüyordum aslında. İçimde bir yangın vardı ve suyu sadece o adamdaydı sanki. İhtiyacım olanı bana vermesi için yanına gitmek istiyordum sürekli.  Tamam sakin ol. Sonuçta bazı ihtiyaçlarım var benimde. Şimdiye kadar bastırdım ondan oldu. Bunun başka açıklaması olamaz. Sonuçta bunu başkasına da hissedebilirim. Başkası dokunsaydı onu da arzulardım. O mağara adamını arzulamamın tek sebebi bu. " Peki başkasına karşı bunu hissediyor musun ? " " Ondan başkasını istemiyorum. Üstelik başkasıyla olmayı denedim ama aramızda öyle bir çekim olmuyor. Islanmakta bile zorlanıyorum. "  Dalmış yine bir şeyler düşünüyordu. İçini çekip elini masaya koydu. Islanmak dediği oramın nemlenmesi mi oluyor? Ama o adam bana yaklaşınca bile nemleniyorum ben. O adamla daha öpüşmemiştim. " Neyin kafası bu saçmalama Seran. " Sen bir sussana Ava." Bedenin ihtiyaçları farklı tabi ama o bana dokunduğu zaman bunu ruhumda hissediyorum. " Sinirlerim bozulmuştu. " Neriman abla o koruma biraz küçük değil mi ? " " Biliyorum, aşkın yaşı yok ama. Beni bırakacağını da biliyorum, o zamana kadar onu bırakmayacağım. "  Gözleri dolunca pişman oldum. Kafamı karıştırıyorsun ne yapayım. " Terzi meselesi ne acaba ? " Ona gözlerimi kısıp bıraktım. Konuyu değiştirmek en iyisiydi. " Uğur Bey'im söyledi mi ? Kıyafete ihtiyacın olduğunu ama çekindiğini söyledim. "  Birde kıkırdıyor ya. " Ben sana öyle bir şey söylemedim. Bunu nasıl söylersin "" Hep bunlarla mı gezeceksin. Üç çocuklu kadınlar gibi pijamayı çekmişsin. Bu gidişle aranız düzelmez Uğur Bey'im de başkasına gider. " " Ben onun aldığı elbiseleri giymem. Üstelik kime giderse gitsin beni ilgilendirmiyor. "" Öyle mi? Duyduğum kadarıyla büyük hanım Uğur Bey'i evlendirmek için kolları sıvamış. Sen elini çabuk tutmazsan gidecek yani. Hem eğer seni kaçırmışsa ihtiyaçlarını karşılamak zorunda " dedi heyecanla  Ne demek evlendirecek? " Büyük hanım kim?" " Uğur Bey'imin teyzesi "" Tamam gelsin terzi ama bunları yıka giy olmuyor iyice eskidiler. Haklısın eğer kaçırdıysa ihtiyaçlarımı da karşılasın. "Niye sinirlendim bilmiyorum ama duvarı yumruklamak geliyordu içimden. " Bence de her ihtiyacını karşılaması lazım " dedi göz kırpıp giderek.  Ah Neriman abla ahh.  Saat ikide kendimi salonun ortasında orta yaşlı, güzel giyimli bir kadın ve yanında iki kızla kumaşlar, elbiseler, takılar ve iç çamaşırlarıyla birlikte bulmuştum.  Rengarenk kumaşlar ile ölçülerimi alıp duruyorlardı. Ben anlamadığım için Neriman abla ve Gülsüm onay verip duruyordu. Dolabımı elbiseyle doldurdular. Kumaşlardan yeni elbise siparişi verildi. Yeni iç çamaşırı ve ayakkabılar tamamlandı. Üstüne yenileri gelecekti. Hayır yeter diyorum kimse beni dinlemiyordu. Hayatım boyunca bu kadar elbisem olmamıştı. Dolap dizme işini halletmek için Neriman abla ve Gülsüm odama gitti. Kızlar kıyafetleri yukarı çıkarırken terzi hanım üzerimde bir kumaş bir şeyler hesaplıyordu.  Saatlerdir odada iç çamaşırı ile duruyordum. Mağara adamı gelecek diye korkuyordum. " Lütfen saçını topla sırtından ölçü alacağım " dedi kadın. Ellerimi saçlarıma götürmemle donmam bir oldu.  Kapıya yaşlanmış bana bakıyordu. Gözleri sabahki gibi alev alevdi. Oradaki kumaşı tuttuğum gibi üzerimi örttüm. " Çık dışarı, sen sen beni mi dikizliyordun ? " " Sizi çılgın gençler ben yukarı çıkıp odaya bakayım " kadına bak gülerek merdivenlerden çıkmaya başladı.  " Sana demedim gel buraya heyy sana diyorum, hişt kadın " Dibime kadar geldi. Tokat atardım ama iki elimle kumaşı kendime sarmakla meşguldüm. " Çık dışarı " " Çıkmazsam ne olur " " Seni ... "Asam resmen benim taktiğimi bana karşı kullanıyordu, inanamıyorum.  Ne yapacaksın bakışı atıyordu. Haklı adam şimdi iki elin dolu kendini sarmışsın kumaşla, ne yapacaksın Seran. Ayaklarım boşta ama...Tekmeyi sakladığım gibi beni çevirip koltuğa attı. Kendisi de her zamanki yerinde üzerime abandı.  Resmen adamla bu pozisyon da tanıştık, böyle devam ediyoruz. Çok istikrarlıyız." Kalk üstümden " " Emir kipiyle konuşmayı ne zaman bırakacaksın " Konuşmak ve ona cehenneme kadar yolu olduğunu söylemek istedim.  Ruhumu görmek ister gibi bakıyordu. " Beni ne zaman bırakırsan bende o zaman emir kipiyle konuşmayı bırakacağım. " " Seni asla bırakmayacağım " " Bu söylediğine sen inanıyor musun ? Ne yapacaksın ? Şimdi de ailemin gücünü sen mi kullanacaksın ? " " Beni Çetin itiyle karıştırıyorsun "  Ona sinirle baktım. Çetine laf söylemesinden nefret ediyordum. Üzerimden kalktı. Kalkarken beni de kaldırdı. Çarşafı sımsıkı tutuyordum. Kafamı diğer yöne çevirdim. " Çetine karşı bu bağlılığını anlamıyorum. Gülsümü gördün. Sana kurtardığımız tüm kızları gösterebilirim ya da Çetinin yaptığı işleri, bağlantıları kanıtlayabilirim. Neden ? Nereden geliyor bu sadakat ? Senin de onun gibi olduğuna inanmıyorum "  " Bak bir yanlışlık olmalı. Çetin yapmaz öyle şey. Bana bak, eğer kızlara böyle korkunç bir şey yapsa niye bana yapmasın. Benim ne özelliğim var ? Üstelik sana güvenmiyorum. Beni burada zorla tutuyorsun. " " Öyle mi ? Anlamayan birine anlatamazsın. Bir gün Çetinin nasıl bir şerefsiz olduğunu anlayacaksın umarım çok geç olmaz. "  Ayağa kalktı. Tam gidecek iken kapıda durup bana döndü. " Sana şuradan çık ve git desem,  nereye gideceksin Seran ? Kimin var ya da kime gidebilirsin ? Gücünü kullanmak isteyen olduğu kadar seni öldürüp bu işe son vermek isteyen de çok kişi var. Ben kime gideceğini merak ettim "  Şaşkınca gözlerinin içine baktım. Çok düşünüyordum ama belli ki hep boş şeylerdi. Bunlar aklıma gelmemişti. Sadece o beni kaçırdığı için kaçmak istedim. " Çok haklısın. Gidecek bir yerim yok " Çetin beni bulana kadar... ... (Uğur) Tavana bakmak adetim değildir. Çevik bir şekilde uyanır, duş alır ve işlerime bakarım, genelde. O kızı gördüğüm günden bu yana aletim sert beynim ise alt üst olmuştu.  Kaşlarımı çattım. Onu öpmek istemiştim. Kahretsin onu öpmeye ihtiyaç duymuştum. Kıza bu kadar sert davranmak istemedim. Karşıma geçip Çetin dediği zaman öfkeme engel olamıyordum.  Çetinin sana ihtiyacı olmasa belki de elin yüzüm yanmış bir çukurda olurdun. Aptal kız. Onu tanımlayacak en iyi sözcük buydu. APTAL ... Neredeyse yirmi gün olacaktı. Kızı artık tanıyordum. Savaşacak gücü yoktu. Sürekli kaçmaktan evde tuhaf davranışlar sergiliyordu. Sanırım hayali insanlarla konuşuyordu. Neriman ve Gülsümü kırmamak için o kadar uğraşıyordu ki onun için üzülüyordum. Belki de arkadaşlığını kaybederse ne yapacağını bilmiyordu. Uyum sağlamak ve onları mutlu etmek için istediği şeyler bile yapıyordu.  Bu kadar saf olması beni çileden çıkarıyordu. Hayata dair hiçbir şey bilmeyen Çetin onu kaçırdı diye onu beyaz atlı prensi olarak gören aptal bir kız. Güç, para, yönetmek, kaos, savaş desem ne demek istiyorsun diyecek karşımda. Bu kadarı bir oyun olamaz. Bu kadar güzel oynayamaz. Hislerim de yapılmak istiyorum ama gerçeği kabul etmeliyim. Kız sadece güçlü bir piyon. Hiçbir şeyden haberi yok.  O kadar yalnız ve sevgiye aç ki kim başını okşasa ona gidecek. Kim güler yüz gösterse affedecek türden biri.  Bu canımı güçlü bir düşmandan daha çok sıkıyordu. Karşımda adam öldüren, Çetinle işbirliği yapan gaddar biri olsaydı işler daha kolay olurdu. Düşmanlara karşı nasıl davranacağımı biliyorum. Onlarla savaşabilirim hatta onları öldürebilirim.  Bu kız tüm kimyamı alt üst etti. Ona karşı nasıl davranacağımı bilmiyorum. Ben daha önce böyle masum bir düşman görmedim. Düşman masum olur mu?  Daha kötüsü de vardı. O kızı rahatlatmak için vücuduna dokunduğum gün her şey daha kötü oldu. Onu eşofman dışında başka kıyafetle görmemiştim bile. Zayıf ve sıskaydı. Bakabileceğim bir kadın değildi. Neden sürekli onunla ilgili fantaziler kuruyorum?  Sorun sadece bunlar mı? O kız düşmandı. Sırtımı kollamaya alışıktım , onu bu kadar yakınıma alırken bunları göze aldım. Duygularımı hesaba katamadım. Onu istemiyorum.  Aslında doğru değil onu istiyorum. Görmüş olduğum tüm kadınlardan daha fazla istiyorum. Sorun aynı zamanda ondan nefret etmem onun da benden nefret etmesi. Evde ki herkese iyi davranıyor onlara gülücükler saçıyor ve onlarla iyi geçinmek için elinden geleni yapıyordu. Bir kişi hariç. Bilin bakalım o kişi kim ?  Beni kışkırtıyor o küçük ve narin bedeniyle kafa tutuyor, diliyle aklımı başımdan alıyordu.  Gözlerimi uzantıma indirdim. Kahrolsun omzunun üstüyle değil bacaklarının arasındakiyle hareket eden basit adamlar gibi olmuştum. Onun beni yönetmesine izin veremezdim. Benim konumumda bir adam için çok tehlikeliydi.  Onu biran önce sistemimden atıp işime bakmalıydım. Onunla bir kere birlikte olup hayal kırıklığına uğrayacağımdan eminim. Sonunda huzura kavuşacaktım. Hayatımda karmaşaya yer yoktu. Hayatımın kendisi tam bir karmaşaydı, kendini topla diyerek ayağa kalktım.  " Efendim Seran hanım kaçmış "Odaya Burak girince elimi yastığımın altındaki tabancaya attım. Duyduklarım donmama sebep oldu. Bu kadar donanımlı bir yerden nasıl kaçar bu kız. Belki de o kadar da masum değildir...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD