Eve girdim birkaç parça birşey atıştırıp odama gittim.Duş alma işini spordan sonraya bırakıp mürdüm krem tonlarında olan eşofman takımı giyindim spor giyinmeyi çok seviyordum gardrobumda her renk nevcuttu.Başıma rahat şallarımdan taktım.Spor çantama da ortak alana uygun olan geniş kesimlerden oluşan bir takım ve sporcu bonesini koydum çok iyi oluyordu böyle takımlar üretenden 'Allah razı olsun'
Çantam hazır olunca makinaya çamaşır atıp evden çıktım .'umarım kafama bu kez de birşey gelmez' dün akşam yaşadığım olay yüzünden kafam acıyırdu şişlikte hafif morardı 'dengesiz adam bak yine sinirlendim'
Spor salonuna gelmiştim kazasız belasız bu sefer üst katta soyunma odasında üstümü değiştirip indim en alt kata Ahsen hocamda buradaydı.Baş selamı verip ısınma hareketlerine geçtim biraz ısındıktan sonta kum torbasına gidip başladım yumruklamaya.
Alaz'dan
Eve gelmeden dışarıda yemek işini hallettim ama buna bir çözüm bulmam gerekiyordu dışarıdan hazır yemek yemeği oldum olası sevmem.Spor salonuna gitmeden önce evi biraz düzeltmeye karar verdim aradığımı bulamıyordum temizlikçi evi temizlemişti ama yerleştirme bana kalmıştı.
Zaten her şey hazır mağazadan yeni mobilya gelmişti tek yapmam gereken bu hafta annemgilden gelen son eşyalarımdı .
Bütün işi bitirdim kısa bir duşun ardından bir spor çantası ayarladım spor için eşofman ve tişörtümü havlumu koydum kısa bir aramanın ardından eldivenleri mi de bulunca hazırdım ağırlık çalışmayı seviyordum onun için spor eldivenimi almam gerekiyordu mutfaktan suyumuda alınca artık hazırdım gidebilirim.
Arabama binip yol almaya başladım.Giderken aklımda dünkü kadın vardı 'acaba tekrar karşılaşır mıyız?' diye düşünürken buldum kendimi neden aklıma gelmişti ki?
Aracımı park edip girişe gittim ve burnuma o huzur veren koku geldi.'Demek ki oda geldi' diye düşünürken 'belki başkasıda o kokudan kullanıyor' diyen iç sesime hak verip soyunma odasına gittim.
Üstümü giyinip spora başladım.Daha önce spor geçmişim olduğu için hocaya ihtiyaç duymuyordum.
Bir saat kadar sonra artık yeterli olduğuna kanaat edip çıktım.Soyunma odasında duşumu alıp üstümü de giyinince hazırdım tam kapıdan çıktım ki yine o kokuya çarptım ama nasıl bir çarpılma...
Eylül'den
Yeterince çalıştığımı düşünerek bitirdim.Üst kata çıkıp duşumu aldım tam saçlarımı kuruturken telefonum çaldı.
ŞAMPİYON ARIYOR
"Söyle şampiyon"
"anne ne zaman gelirsin bizi almaya"
"Birşey mi var? ne oldu? yarın akşam baban bırakacak sizi"bu sorusuna pekte şaşırmamıştım aslında orada yapacakları bir aktivite yoktu ve canları çabuk sıkılıyordu her hafta yaşıyorduk bunu
"Yok birşey gelince konuşuruz.Sen dayımdan arabayı alabilirsen yarın bizi erken al olur mu?"
"Tamam şampiyon ama söz vermiyorum bak yarın haberleşiriz."
"Tamam öptüm görüşürüz" diyip telefonu kapattık.telefonu mu masanın üzerine koyup saçlarımı kurutmaya devam ettim kestirsem iyi oluacak çok uzamışlar kurumuyor.
Hızla şalımı da yapıp çıktım salondan bugün çok yorulmuştum yürümek istemiyordum otobüsle gitmek iyi fikirdir ama telefonu mu almadığımı fark ettim hızlı davranıp gidip almam gerekiyordu otobüs gelirdi birazdan yetişmem gerekiyor.
Hızlı adımlarla salona doğru gittim tam girişe adım attım ki sert birşeye çarptım.
'kapı girişinde bu ne arkadaş taş mübarek ' kendime gelir gelmez.
"çok pardon acelem var özür dilerim " diyip üst kata çıktım adamın yüzüne bile bakmamıştım.
Telefonumu alır almaz hızlı adımlarla indim neyse ki otobüse yetiştim kısa bir yolculuktan sonra eve girmiştim ama dinlenemezdim ilk önce evden çıkmadan önce makinaya attığım çamaşırları kurtmaya attım sonrada yeni den doldurdum makinayı her hafta sonu klasiği çamaşır bitmek bilmiyor.
makinalar bitene kadar biraz oturdum tv izledim.Kurutma işi biten çamaşırları alıp odaya götürdüm katlayıp yerleştirdim makinada ki yıkaması bitenide kurutmaya atıp yatmaya karar verdim
Artık uyuya bilirdim.Günün yorgunluğu ile gözlerimi kapattım.
Alaz'dan
"çok pardon acelem var özür dilerim "diyip hızla uzaklaşan kadının arkasından baktım yine aynı kadın yüzünü yine göremedim ama o koku beni benden alıyor her seferinde.
Arabama binip çıkmasını bekledim.Hızlı adımlarla çıkıp karşıya geçti otobüs durağından bekledi uzaktan da olsa görmüştüm yüzünü.
otobüse binince bende evime doğru yol aldım aklımdan çıkmadı öylesine ki eve girdikten sonra bile onu düşünür oldum.
Evli mi?
Bekar mı? gerçi o benim kadınım olsa asla o kokuyu kullanmasını istemezdim heralde dün o kadar asi iken bugün o sesindeki nezaket kulaklarımdan gitmedi.İki akşamdır geliyor spor salonuna yarında giderim belki kader bir daha karşılaştırır.
bir ilişki içine girmeyi ne kadar çok istemesem de nedensizce onu görme isteğime karşı gelemiyorum huzur veriyor bana...
Telefonumun çalmasıyla düşüncelerime ara verdim.
ANNEM ARIYOR...
"Oğlum nasılsın hiç arayıp sormuyorsun Sevda'nın da yüzüne telefon kapatmışsın kız iki gündür üzgün"çatlak kız birde anneme şikayet ediyor annemde ne anlıyorsa bu kızdan.
"Sağol anne iyiyim işlerim yoğun fırsatım olmuyor" dedim bıtkınlıkla annemi seviyorum ama şu kızı başıma sarmasa iyiydi. Gülce'yi hiç sevmemişti bu kızda ne buluyorsa sana göre diyip duruyor.
Biraz daha konuştuktan sonra artık telefonu kapattı bende rahat bir uyku çekmeye hazırdım.Zihnimdeki o huzur veren koku ile birlikte güzel bir uyku çektim.
Sabah olduğunda kahvaltı için arkadaşım Metin ve eşi Melek ile bir kafe de buluştum.
Melek hafif gülerek
"eee Alaz hangi güzel sebep oldu buralara gelmene?" Melek biliyordu büyük ihtimalle Sevda yı dalga geçiyordu benimle
"Yok Melek yok iş için geldim buralara ha yok istemem derseniz giderim"dedim kırılmış gibi yaparak
"Birşey demedik nişanlından uzakta zor olmasın diye dedim ben"benimle dalga geçiyordu ahh anne ne halldere düşürdün beni
"Şu kıza nişanlın diyip durmayın gözünü seveyim bıktım artık."dedim bıtkın çıkan sesimle uzun uzun kahvaltı yaptık eski dostlarla birlikte olmak çok iyi gelmişti.Öğlen sonrasını bulmuştu sohbetimiz.
"Benim kalkmam lazım"diyip ayaklandım vedalaşıp ayrıldık buradan doğruca spor salonunun olduğu bölgeye gittim oraya yakın bir avm den evin birkaç eksiğini alıp sonra da salona girerdim.
Avm de işimi halletmem biraz zaman aldı tam salona doğru yol aldım yakın bir kırmızı ışıkta durmuştum ki onu gördüm karşıdan karşıya geçiyordu.
İçimde garip bir sevinçle dudağımın kenarı kıvrılmıştı.Işığın yeşile döndüğünü bile fark etmemişim arkadan gelen korna sesi ile hareket edip spor salonunun otoparkına giriş yaptım.Hızlı hareket etmek istiyordum muhtemelen kokusu yayılmıştır etrafa 'lanet olsun başka erkekleride etkiliyorsa ' off aklımdaki düşünce ile içim burkuldu.
Ne günlere kaldık bir kokunun peşine düştüm resmen...Etrafa bakındım ama yoktu çoktan üst kata çıkmış olmalı bende üstümü değiştirip alt katı ziyaret edeceğim bugün....
Eylül'den
Sabah erken uyanmıştım işe gitmesemde evde işler beni bekler diyip işe koyuldum ev temizliği çamaşır derken öğlen olmuş bile çocukları kardeşim alıp gezdireceğini söylediği için kafam rahattı akşama doğru işim bitti.
Kısa bir duşun ardından siyah eşofman takımımı giyinip üstüne de renkli şal taktım spor çantamda hazırdı çıkarken trençkot ve vazgeçilmez beyaz spor ayakkabılarımı da giyinip evden hızla çıktım.
Spor salonuna gelir gelmez üst katta ki işlerimi halledip alt kata uygun kıyafetlerle indim birazda burada çalışacaktım sonra Ahsen hocam ile bir kapışma yapacaktım.Her zaman hoşuma gidiyor bu tür kapışmalar deşarj oluyorum.
Isınırken biri beni izliyor hissine kapıldım etrafa çaktırmadan göz gezdirdim bir adama takıldı gözlerim 'o beni mi dikizliyor ' neyse işime döneyim Ahsen hocam gelince hazırlandık çıktık ringe ama bir yandan az önce bana bakan adamı düşünüyordum acaba hala bakıyor mu diye çok rahatsız olmuştum nedensiz raund başlamadan göz gezdirdim evet yine 'sapık mıdır nedir bir daha denk gelmeyiz İnşallah ' deyip zil sesi ile başladık.
Ahsen hocam çok çekişmeli bu maçın üçüncü raundun da beni nakavt etmeyi başardı.Yenildim ama mutluydum çok iyi gelmişti.Toparlanıp çıkacaktım ki beni dikizleyen manyakla yan yana geldik birden dibimde bitti.Nezaketi elden bırakmadan içte içe sinir olsam da
"buyrun siz geçin lütfen"
dedim ama beni duymadı galiba baktım kıpırdamıyor devam ettim onunla mı uğraşacaktım.
Eve geldiğimde çocuklarda gelmişti kardeşim ve eşi ile biraz oturduktan sonra gittiler çocuklarda yatmıştı yarın iş günüydü hafta başı yoğun geçecekti hemen uyku moduna geçtim ve uyudum.
Alaz'dan
Şansım benden yana oda buradaydı ne yapacak acaba bu kat savunma sanatları ile ilgili olan alandı hangi dalda çalışma yapacak merak etmiştim.Gözlerimi ayıramıyordum aklıma kazıyacağım tek ay gibi parlak yüzü vardı.Birkaç kere göz göze geldik ama seni boğarım bakışları attı sanki daha ilk gün belliydi çok asiydi.
O günü biraz düşününce yüzüğü yoktu alnına koyduğunda görülürdü yoksa
' yada spora geldiği için takmamıştı'
Bunu öğrenebilirsem iyi olacak başkasının karısına yan gözle bakmayalım ama nasıl öğrenicem.
Ringe çıktı bayada iyi saldırdı üç raund mücadele etti kaybetti ama yüzü gülüyordu ahh hemen öğrenmem lazım evli mi? bekâr mı? 'Ne o kapıldın mı yoksa' diye dalga geçen iç sesimi susturdum. Toplandı gidiyor tanışalirim tam çıkarken dibin kadar gittim ama bende bittim
"Allah'ım bu nasıl bir koku mest oldum o kadar terledi ama hala huzur veren o parfümü üzerinde" bir an huzura dalıp gözümü kapttım
"buyrun siz geçin lütfen" dedi ama tutulmuşdum tepki veremedim bakıyordum ama o bana dönüp bakmadı kafası başka yönde sonrada çekip gitti hepsi saniyeler içinde oldu.
'Acil bir çözüm yolu bulup tanışmam gerekiyor.'
oradan toparlanıp evime gittim sabah arkadaşımın bahsettiği adamın yanına gidecektim bir bakalım işi birleştirebilirmiyiz.
Hızla uykuya teslim oldum....
"Issız kuru toprakların üzerinde nereye gittiğimi bilmeden yürüyordum güneş içimi yakıyordu dudaklarım susuzluktan çatlamış vaziyette bir umut dolaşıyordum...
Birden yine o koku geldi burnuma o huzur veren ferahlık etrafa koşmaya başladım deli gibi bu kuru topraklar arasında nereden geldiğini bulmaya çalışıyordum.Bir anda kendimi yemyeşil ormanlık alanda bulu verdim etrafımda çeşit çeşit çiçekler vardı ama hiçbiri onun gibi kokmuyordu çok uzaklarda beyazlar içinde bir süliyet belirdi arkası dönüktü ama ben anlamıştım oydu
"heyy beni duyuyor musun?Bana bakar mısın? diye hem koşup hemde bağırıyordum ama yok ben koştukça o sanki daha da uzaklaşıyordu dönmedi bakmadı tam bir adım daha atacaktım ki önümde bir uçurum belirdi.
"Bana yardım et yanına gelmem gerekiyor." ama yok hiç duymuyor bakmıyor.geriye doğru gittim hızımı alıp atlayacaktım ulaşmam lazımdı ona...