47.BÖLÜM SERDAL Ronahi’yi büyük bir hüzün içerisinde Harun Ağa’nın şaşaalı konağında bırakıp gidiyordum. Agir Ağam anamı arabaya bindirerek oturtmuşlardı. Arjen Ağa yaralarına bakınıyordu. Hızlıca siyah cipin yanına giderek anamın oturduğu arka koltuğa baktım. Yanakları alnı ve kolları şişti. Sağ gözünün üst kapağı şişlikten kapanmış, aşamıyordu. Beni bile varla yok arası görmüş müydüm emin olamadım. “Hastaneye götürmemiz lazım ağam,” dedi Arjen Agir Ağa’ya dönerek. Agir Ağa başını onaylayarak salladı. Lakin canı oldukça sıkkındı. Ronahi’yi orada bırakıp gitmek ona fazlasıyla zor geliyordu. En küçük kız kardeşi olduğu için zamanında en büyük neşesi ve ilgisi o olmuştu Agir Ağamın… Özellikle Zerya Hanımın hastalanarak yataklara düşmesinin ardından büyük hüznünü Ronahi’yi severek gidermi