40.BÖLÜM “Ölümü Ağı” RONAHİ Şakaklarıma dayanan silahla aldığım nefeslerin sayısı sınırlı gibi hissediyordum. Berken’i görmem beni olduğundan daha fazla korkutmuştu. Harun Ağa’dan ne kadar eziyet gördüğünü tahmin etmem zor değildi. Kahverengi gözlerinin içine baktıkça tüm duygularının nasıl ondan alındığını, ruhsuz bir bedene dönüştüğünü görebiliyordum. Acıma duygusunu kaybetmiş gibiydi. Görev adamına dönüştürülmüştü. Bakışlarında sadece emir alan ve emri uygulayan duygusuz bir askerin ifadesine benzer bakış vardı. Genzimi yakan acı tadı temizlemek için yutkundum, bana bakan gözleri dakikalar geçtikçe sanki içimi ürpertiyordu. O an oradan gitmek istedim. Hızlı biçimde hareket ettim. Kapıya yöneldim. Kolumdan tutarak beni kendine çekti. Kafama silahı sert biçimde dayadı. Canımın acıması