16.BÖLÜM “Başlık Parası” LİLAN Serdal Ağa’nın gitmesiyle o saatten bu yana hiçbir haber almamıştım. Anasını kucağında yarı baygın vaziyette hastaneye götürmüş, sonrasında hiç gelmemişti. Badilli konağına ne gelen vardı, ne de giden… Saat gecenin on ikisiydi. Konağın ortasındaki avluya saat sekizde akşam yemeği kurulmuş, tüm ev halkı yemişti. Rohani camı tıklatarak nasıl olduğumu sormuştu bir ara… Serdal Ağa, sıkı tembihlediği için ona asla yemek veremeyeceğini dile götürmüş ve üzüldüğünü söylemişti. Üzülecek bir durum yoktu. Ev tıka basa ağzına kadar doluydu, canım hiçbir şey istemediği için ufak bir şeyler atıştırarak günü kapatmıştım. Mavi gözlerim salonda boşluğa bakıyordu. Sıcaktan kavruluyordum, öylesine sıcak günlerden geçiyorduk ki dimağımın eridiğini hissediyor gibiydim. Uykum